...SAKSI...
Nefes nefese durdum.
Geçit vermez buzullar. Çoklara sarıldım. Elimde tek var. Tırnak izlerim avuçlarımda. Acıtma, Bakma Saçlarımın kokusunda sesin, Sesimin kokusuna sinmiş ellerin. Üzerine buseler kondurulmuş Sevgi dolu bakışlar derdim. Bakışlarımda ayak izlerin. Rüya dallarından koptu sadelik. Saksıda tohum İçimde soğuk Küçücük elleri çaresiz Bahara eremez güçsüz. Merak ettim rengini Yalnızlığıma mı, sana mı konuk? Beyazı maviye çaldım Daha aydınlık Kanayana gözyaşı ektim Tozpembe ortalık Yardım göğsümü. Nefes alışıma seni kattım. Sonuna erebildiğimi Gözümle görebilsem. Şu yumruklarımı açabilsem Kuş cıvıltısı özgür Huzur sonsuz Kış soğuğu tutsak olsa. Yine sana çarpılsam Bana bölünsem Çoğalsam Saksıda yeşilbaşlı ördek, Duvardaki delikten sen baksan. Ben kamaşsam. Hayallerden firar etsen, Bulutlardan insen, Bahar yağmuru Kalbime bağdaş kursan. Ezilsem, küçülsem Aslında dev olsam. Sebebini bilmeden koşup, Nefes nefese dursam. Bir arpa boyu yol almasam. Elma şekerimi özledim, Bir de sopada limonlu macun. Elbisem mi dar ? Dur... Yüreğimi elime alayım... ASLI DEMİREL |
Bir de sopada limonlu macun.
Elbisem mi dar ?
çok hoş bir şiir olmuş... özellikle çocukluğumuzda yediğimiz o sopalı limonlu macunları nasıl da unutmuşum okunyunca, şöyle bir yolculuk başladı çocukluğuma... yüreğin dert görmesin...