1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
800
Okunma
gözlerimde yağmur
saçlarıma karışmış bilmem kaçıncı sigara dumanı
günün dışında davetsiz yeni bir buhran
başımdan ayrılmıyor onikiyi geçmiş zaman
sevemediğim ruhsuz gardiyan
ayın matemini gösteren
dar sıkıntılı halsiz pencere
soğuk parmaklıktan battaniye örtmüş üstüne
hoyrat bir güvercin konuverdi
parmaklığın asık suratına aldırmadan
tenezzülsüzlük bayatlığında
bir kaç parça ekmek verdim
kanatlarını ödünç istedim
istedim üşümek özgür rüzgarda
belki kavuşurum ayın aydınlığına
kuşlara dedim beni sana götürsün
dikenlerini kıskançlığından batıracak
en kırmızı gülü getireyim
saçlarına boyanmış gecemi
gözlerinin ışıltısı parlatsın yıldızların yerine
zülfün kirpiklerine değsin
batan günün kızılı
tebessümün hayranı dudaklarından
en nazlı çiçeğe hayat veren
baharı getiren sözcükler dökülsün
güneşi tutacakken
davetsiz sis çöküverdi
ne bir ışık ne bir ses kalan
gözlerimde kaybeden korkusu
zaman sen ben hepsi yalan
parmaklıkları izinsiz delen
umutsuz güneş uyandırdı sabah
günüme tek ortak
yüreğime kadar saran hazin duvar
yanlız penceremde ölü güvercin