DOKUNUSLARIMDA
dokunuşlarımda...güven hissedersin
güç hissedersin yumuşaklığı ve duyguları hissedersin ama kışkırtıcı olabilir dokunuşlarım yavaş ve yumuşak ağır ama dokunurken sadece teninde hissetmessin parmaklarımı ben dokunurken...ruhunda hissedersin kalbinde hissedersin damarlarındaki kanın akışında hissedersin hafif bi ürperme gelir tüylerin diken diken olur o an..ne bu dünyada olursun...ne da başka dünyada o an hissettiğin yer bir bulutun üzerinde uzanmış bedenindir ben senin bana dokunuşlarını ruhumu okşayan bir dokunuş olarak beklerim ben bakışlarımda kaybolduğum gözlerinin içinde...senin dokunuşlarını hissetmeyi isterim ben bulduğum bir çocuk değil yetişkin olgun kadının....şevkate susamışlığını görürüm ben senin...olgunluğunda yaşadığımız duyguların çocukluğumuzu hatırlatan manzaralar çizmesini isterim ben sana olan aşkımı senin bana olan aşkından farksız yaşamak isterim aşkın seni yada beni olmamalı bizi olmalı ellirine dokunduğum zaman...sıçaklığının eşitliğini sağlayan bu değilmidir ihtiyaç duyduğun şeyleri sana veren ben: sadece ve sadece buna ihtiyaç duyduğun için yapıyorsam ne farkımız olurki yaşadığımız günlük ilişkimizden neden ihtiyaç duyarizki o zaman birbirimize özel olmak sen olmak senin için ben olmak benim için sen olmak içimizdeki çocuk olmak nedir senin kollarında iken...cinselliği düşünmek değildir senin kollarında iken...göğsünde ise ellerim göğsünün bana yaşatacağı bir arzu bir istekden çok o göğsün altındaki kalbi hissetmektir o göğsün altındaki kalbin atışlarını hissetmektir eğer alıyorsamki titreşimlerini kalbinin normalden daha bi sık yaşanılan ilişkinin huzurun içindeki heyecanların belirtisidir içime çekdiğimde kokunu...cinsel arzular yüzünden dönmemeli başım hani baharda...yeşilliklerin içinde çiçeklerin kokusunu ayırt etmek nasıldır bilirmisin o ki çimlerin...o ki toprağın..o ki çiçeklerin kokusunu alırken...gözlerini kapatıpda aldığın huzur gibi koklamalıyım seni öyleki o duygular...seni çimlerde yuvarlanmaya. toprağa dokunmaya.... çiçekleri koklamaya iter işte bende öyle seninle...boğuşmayı şakalaşmayı istemeli sana dokunmayı okşamayı istemeli seni her seferinde daha derinden koklarken dönmeli başım işte... aşk...karşılıklı duygu akımı...çağlamasıdır sana öyle bir aşk vereceğimki öyle derin olacakki içindeki şehvetin tutkunun esiri olacaksın bana her dokunuşunda bir daha dokunmak için için titreyecek dudaklarımda dudaklarının ne kadar önemli olduğunu anlayacaksın aslında öpüşmenin sevişmeden güzel olduğunu anlayacaksın sana...dudaklarının kirazlardan tatlı olduğunu hissettireceğim öyle bir aşk olacakki gücü yüzünü güldürecek öyle bir aşk olacakki... bedeninde gizli gerçek seni bulacaksın aslında bu güne kadar hiç aşk yaşamadığını göreceksin aslında bu güne kadar hiç bir erkeğe dokunmadığını hissedeceksin aslında ellerinin hiç tutulmadığını aslında hiç bir erkeğin göğsüne yaslanmadığını düşündüreceğim sana aslında bunca yıl hiç öpüşmediğini hissedeceksin ve biliyormusun bunca yıl hiç gerçekten sevişmeyi arzulamadığını göreceksin ve biliyormusun...aslında sevişmenin çiçek bahçesinde...göle girmek gibi olduğunu göreceksin ve o gölün içinde yüzmenin ne kadar zevkli olduğunu o gölün içindeki...nilüferleri göreceksin çıplak bedeninde nilüferlerin seni sardığını göreceksin hiç istemediğin kadar kimseyi isteyceksin o golün içinde olacağım ben aşkım işte sana böyle bir aşk vereceğim ben sirin okan----------------------@ |