ASKIN TUTKULU DANSI
ben o kişiyim sende takip eden o iki göz
gri paltolu adam iki elim cebimde....paltoyu arkama doğru atıp yürüyorum sesizce kunduralımın tıkırtısı duyuluyor beton yolda sessizce yağıyor yağmur usulca başım önüme eğik ilerliyorum hafif bir rüzgar esiyor...hissediyormusun rüzgarla dans edebilirmisin hadi düş peşime sarıl prenses ben rüzgarın esintiyle yürüyorum kumsala doğru... şimdi kafamı kaldırdım ellerimi açtım yanlara tam sahil kenarındayım dizlerimin üstüne çökmüş yağ diyorum yağ farkındamısın prenses hava kapanmaya başladı ufukta tamda ufuk çizgisinde bir şimşek çaktı ürktüğünü hissettim korkma gri paltolu adam orada biliyorum çünkü ben gri paltolu adamım yağmur şiddetini arttırıyor.. bir elimi yere koyup yavaşça doğrulup ilerliyorum tamda kumsaldayım şimdi... ayağımdaki papuçlarımı çıkartıp atıyorum hay allah çorabada gerek yok onlarıda attım bile şimdi denizin kumla buluştuğu çizgiye doğru ilerliyorum.. hava soğuk sanki ama üşümüyorum biliyormusun sanki o iki göz halen peşimde ısıtıyor içimi dikkatli bak prenses denize bak dikkatlice lütfen iyi bak dalgalardan bir kemancı çıkıyor görüyormusun bir dalga ayağa kalkmış elinde bir keman kemanın sesi kulaklarım da çınlıyor duyuyormusun gözlerimi kapatıyorum. dalgalardan bir piyanist çıkıyor eşlik ediyor kemancıya bir davulcu...bir orkestra gözlerimi kapatıyorum boşlukta sanki rüzgarla dans ediyorum sırıl sıklam oldum... ama yanlız bir boşluk içinde gel bana bul beni hadii... şimdi sıra sende... sahilde gri paltolu adam dalgalardan bir orkestra gel hadi, şimdi sen anlat... gri paltolu adama gidişini anlat... sen sahildesin..farkındamısın etrafına bak ağaçların arasından seyrediyorsun gri paltolu adamı seni görmesinden korkuyordun. ama...artık korkmuyorsun hissediyorsun... onun seni beklediğini... sanki kontrolunu kaybediyorsun bacakların yavaş yavaş kıpırdıyor yerinden ona ilerliyorsun hadi git ona bunu çok isityorsun... agacların arasından yavas yavas cıkıyor sarı saclı neler olucagını dusunmeden kumların ıslaklıgında havanın hafıf ayazında yol alıyor: karsısında grı paltolu.. ama hala farkında degil ona ilerledigini sarı saclının umutsuz gozukuyo hayattan uzaklasmıs ama bır bekleyıste acaba benmiyim bekledigi diye sorsamda ilerliyorum durmaksızın ona bir an donup kalıyor gri paltolu adam dans duruyor müzik duruyor bir sessizlik bulutu çöküyor yoğun bir sis....hiç birşey görmüyor gözleri sadece kumların hışırtısını duyuyor sessiz ve ağır adımları……………. yaklastıkca ona bırazdaha netlik kazanıyor hersey gelen sarı saclısı onu anlayan kisi gozler kenetlenıyor gri paltolunun. gözleri kapalı………………. açıyor gozlerini yavaş yavaş uzatıyor elini.... ona doğru sarı saclısına dogru.... bakışlar öylesine kenetlenmişki...orkestra hazırda bir tek şeyi bekliyor hadi uzat elini sarı saçlı……………….uzat kız uzatıyor uzanan o ele elini birden eller tutuşuyor sis olduğu gibi kalkıyor..yağmur ani bir patlamayla yagıyor... şimşekler çakıyor......... kumlara düşüyor içlerindeki ates ... orkestra ani bir patlama ile başlatıyor müziği gri paltolu çekiyor kızı öyle bir çekiyorki sarı saçlı dönüyor etrafında ....etekleri fırfır sarı saçları savruluyor bir patlama bu bir ritim birden birleşiyor tenler sımsıkı sarıyor sarı saçlıyı gözlerine bakıyor sarı saçlının hep uzaktan gördüğü gözler o kadar yakınki ona öylece salıyor kollarını aşağıya doğru sanki donup kalıyor sanki al seninim senin için yaşıyorum der gibi kafasını omuzuna yatırmış sarı saclı gri paltolu yüzüne dokunuyor sanki dudaklar birleşecek gibi..... ama hayır.....müzik patlıyor yine..yağmur öylesine hızlıki gri paltolu sarı saçlıyı çeviriyor çeviriyor birden havalandırdığı anda tutup kuçaklıyor yavaş yavaş denize doğru gidiyorlar tamda kumların denize karıştığı noktada yavaşça yere bırakıyor onu ikiside dizlerinin üzerinde ıkısıde sırılsıklam ama aldırıs etmıyorlar hallerıne... gozler gene kılıtlenırken bırbırıne dudaklar bırlesıyor... ateslı ve sankı ozlem dolu, sehvet dolu bır sekılde gri paltolu titriyor mahsendeki şarap gibi sanki dudakları sarı saçlının.. sarhos olmuscasına esiri oluyor sarı saclının müzik durdu yağmur yavaş çiseliyor doğa saygı duyuyor aşklarına..., gri paltolu...paltosunu çıkartıp atıyor önlerinde egiliyor sanki hersey ona sarılıyor üzerinde beyaz bir gömlek var orkestra müziği kesti dalgalarda oluşan müzisyenler alkışlıyor o anı oysa dudaklar halen ayrılmamıs kopmak istemiyorlar sanki şimdi açtılar hayata gözlerini..bekledikleri an buydu sanki şimdi açtılar hayata gözlerini... öpüşürken açılıyor gözler sanki sevişiyor bakışlar iki elde ayrı ayrı kenetlenmiş yavaş yavaş göge kaldırıyorlar kollarını halen öpüşüyorlar yavaşça sarı saçlı uzanıyor yere kumlara uzanıyor sarı saçları..güneş gibi açıyor kumlarda gri paltolu öylesine ürkekki hayatı boyunca hep hayalini kurduğu ama bir türlü şekillendiremediği ask tamda yanında yağmur sırıl sıklam etmiş elbiseler yapışmış vücutlara şehvetli arzulu vücutlar gri paltolu müzisyenlere dönüyor müzisyenler arkasını dönüyorlar küçük bir tebessüm ile... farkındamısın ama müzik devam ediyor ağaçlar bile döndü sanki kumlar çekildi etraflarından sanki bir mağara bir göçük oluştu oldukları yerde bir peri gökyüzünden süzülerek iniyor aşşağıya görüyormusun sarı saçlım yavaş yavaş süzülüyor yanlarına önce gri paltoluya yaklaşıyor ..degneğinin uçuyla dokunuyor paltoya yok ediyor ....sonra gömleğine...pantolununa.. Her şey inanılmaz Etrafımızda ...birden küçücük yıldızlar dökülüyor gökyüzünden peri...çubuğunu sarı saçlıyo uzatıyor tek bir kez dokunuyor..sarı saçlının elbisesine ve yok oluyor yavaşça sarı saçlı güzele yaklaşıyor peri peri kulağına iki kelime fısıldıyor dikkatlice dinle düşün peri diyorki fısıldayarak (biliyormusun sarı saçlı seni kıskanıyorum) (biliyormusun sarı saçlı ben aşk perisiyim) (biliyormusun sarı saçlı ben doğada böyle aşk yaşatmadım hiç) sarı saçlının kalbi küt küt oluyor hissediyorsun değilmi sarı saçlı sanki kalbin yerinden çıkacak gibi değilmi damalarlarındaki kanın nasılda hızlı akdığını hissediyormusun...? sarı saçlının yaşamadığın bir an yaşamayı hayal edemeyeceği bir an periye tebessüm ediyor peri yavaşça uzaklaşıyor.... gri paltolu adamın paltosu yok artık garip bir heyecan duyuyorsun içinde korku...şehvet... tenin eriyor sanki sana doğru eğiliyor gri paltolu o sırada..aşk perisi bakıyor yukarılardan bir yıldız takımı gönderiyor üzerimize doğru gelen gri paltolu adamın saçlarına iniyor yıldızlar birden yüzün gülüyor gri saçlım diyorsun ellerinle onun tenine dokunuyorsun üzerine...uzanıyor artık tenler birleşiyor çıplak bedenler arzuyla yanıp tutuşken sevişmeler başlıyor müzik hızlı ...yağmur patlıyor yine birden sevişirken dans etmek nedir bilirmisin sarı saçlı paltolu adam seni ayağa kaldırıyor çıplak bedenler dans ederken sevişiyorlar yavaş yavaş dansın ve müziğin eşliğinde sevişmeler hızlanırken denize yürüyor gri saçlı adam sen onun boynundasın baçaklarınla...sarmışsın belinden döne döne ilerliyor denize doğru öpüşmeler öyle büyüleyiciki yavaş yavaş karanlık denize giriyor bedenler kara deniz girdiğiniz heryer ışıl ışıl oluyor bacakların sarmış belini..dönüyor gri saçlı dönüyor sevişiyorlar ritim bozulmuyor hiç yavaş ama şehvetli sevişme sonra yavaş yavas denizde kayboluyor bedenler bir ışık topu oluyor denizin karanlığında görünen... denizin derinliklerinden çok ilerde görüyorlar o ışık topunu hızla çıkıyor denizin çok ilerlerinden göğe doğru yükseliyor...ince bir ışık hüzmesi bırakarak karanlık gökyüzünde bir ışık...bakıyor insanlar sahile toplanmış bune diye tamda...zifiri karanlıkta bir yıldız oluyor sarı saçlı ve gri saçlı aşkın içinde yok olmuslar.... |
başlangıcı ile bir "şiir"i
sonuna doğru "nesir"i
geneliyle bir "hikaye"yi çağıştıran
bir çalışma olmuş...
oldukça iddialı,
cüretkar
ve son derece alışık olmadığımız tarzda değişik...
yeni şiirlerinizi merakla bekleyeceğim...