TartışmaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Oscar Wilde bir çok eserinde "Kadınları sevmeye çalışın, anlamaya değil" gibi bir ibare kullanmıştır. Öteden beri ünlü yazarın bu sözünü çok severim. Aslında şiirin bir hikayesi yok. Bu çalışmamda bu felsefe üzerine bir kurgu oluşturdum. Elbette hayatta bir çok kadınımızı (eş, arkadaş, yakın vb.) tartışarak kırmışızdır. Ama ne gerek var buna. O nazik sevimli güzel insanlara biraz daha güzel davranmamızın herhalde kimseye bir zararı olmaz. Bir de şiirdeki bu olay asla başımdan geçmedi. Sadece bir kurgudur. Sevgilerimle Yağlıboya resimdeki Çalılıklar yerine Yüreğimden havalandı kuşlar Sinsi bir ok gibi Mıhlayınca beni O sıcak Rengârenk bakışlar Efil efil bir bluz Nazar boncuklu Sim telli nakışlar Tanıştık Boyu boyumda Huyu huyumda Dereden tepeden Su getirip Konuştuk İşler yolunda Gözleri iri iri Sandım karşımda salınan Nil gemileri İspanyol bir rakkaseydi Her adım atışı Savruk saçları Gurubun renginde Michelangelo’nun Tuvalinden çıkıp da Canlanmış elleri Kristal kadehimin Kızıl şarabına aksetmiş handeleri İçerken yudum yudum Bakıştık Ah yine o lanet olası politika Çarşaf gibi Dolaştı dilime O çılgın bir liberaldi Biraz da feminist Tartıştık Şimdi tutku yerine Husumet tabelası asıldı gözlerine Muhabbet İflasın eşiğinde Sinir bulaştı sözlerine Bozuştuk Çalkalanarak çekti eteğini Sahilimden Dalga dalga Deniz gibi Parfümü hala burnumda Bir ressamla kadeh kaldırıp, Kıkırdıyor şimdi Tam karşımda Benimse ahvalim perişan Keriz gibi. Hızlı adımlarla kaçıyorum Olay mahallinden Lan oğlum aşk olsun! Adam olmaz senden! Hay o dilini Eşek arıları soksun! E mi? Celal Çalık |