BİZİM ÇELTEK
-Köyümün güzel insanlarına!
Çelteği soruyorsan, hemşehrim! Anlatayım; Düz ovada kurulan o köy bizim, Çeltek’tir. Sılasını unutan kulağı çınlatayım Tarla-tapan yorulan o köy bizim, Çeltek’tir. Dem vuracak olursak o eski zamanlardan Ova ova harmanda döven sür, yan ha, yan.. Cami kerpiç, minare taş, hoparlörsüz bir ezan Koş secdeye, varılan o köy bizim, Çeltek’tir. Bal nerde, pekmez nerde! geçim zor, kıt kanaat Kızlar halı başında, halıydı elde sanat İlk önce bir Veli’nin tuttuğu Kızılkanat Kurumaya serilen o köy bizim, Çeltek’tir. Üç öğünün üçü de yetmezdi sana, bana Ya bulgur pilavı ya da bol acılı tarhana Beklediğin kümes yok, nerdesin Durdu Ana Kaç defteri dürülen o köy bizim, Çeltek’tir. Ey! Len! Der, Ülen! Der de, kaba ulanı bilmez İçte Allah korkusu taşır, yalanı bilmez Vatanına ihanet; filân falanı bilmez Üç Hilal’e vurulan o köy bizim, Çeltek’tir. Çoğumuz vukuf değil Fakihler’in Piri’ne Bir Sadık Hoca’mızla vardık ilmî derine Ahi gibi, gönülden râm olup birbirine Kardeş misli sarılan o köy bizim, Çeltek’tir. O köy bizim Çeltek’tir, bilir Karasabanı Rızk için dolaşırdı, Söke, Aydın, yabanı Veysel gibi, dağlarda Eyüpler’in çobanı Sürü ardı yorulan, o köy bizim, Çeltek’tir. Tarih; sahib çıkarsan şanlı tarihin olur Ey Ahmet’in Kağnısı, Adliye önünde dur! Kaç garibi uyuttun üzerinde, kaç Sahur, Şimdi köşke kurulan, o köy bizim, Çeltek’tir. O köy bizim Çeltek’tir, bahtı gülmeyeniyle Bahtı gülüp ayrılan, gidip gelmeyeniyle Büyüdüğü ocağa vefa bilmeyeniyle Vefasıza darılan o köy bizim, Çeltek’tir. |