K A L M A D I
Bıktım artık, şu çıkılmaz çıkıştan!
Biçâre hal; hâlde derman kalmadı. Kurtulamam bir edâlı bakıştan; Torbamda kâl, dilde ferman kalmadı. Yokuşlarda çağlarım gül aşkına, İnişlerde dönerim hep şaşkına, Eğiririm, gücüm yetmez meşkine; Yumakta tel, elde kirmen kalmadı. Koca dağdım, için için kürüdüm; Susuz, selsiz, rüzgârlarda farıdım. Her azama ahraz kaldım eridim; Tarlada bel, yelde harman kalmadı. Hatırlarsan, gönül böyle değildin; Hatır bildin, yerli yersiz eğildin. Ne zaman ki, düşünceyle dağıldın; Suyunda sal, belde kermen kalmadı. İlelebet böyle gitmez bu hâlin, Çekiliyor fersah fersah mecâlin, Erdemoğlu; düş peşinden hayâlin! Bahtında yol, falda germen kalmadı. 14.02.2008 17:25 – 18:40 Salih ERDEM / AYDIN ************************************************************* Meraklısı için not: 4 + 4 + 3 = 11’li ölçü ile kaleme alınmış, üç ayaklı bir hece. Hal: 1 . Çözme, çözülme. 2 . Çözüm. 3 . Eritme. 4 . Karışık bir sorunun içinden çıkma, sonuca varma. Hâl: 1 . Bir şeyin içinde bulunduğu şartların veya taşıdığı niteliklerin bütünü, durum, vaziyet: 2 . Tutum, tavır: 3 . Şimdiki zaman, içinde yaşanılan zaman: 4 . Güç, kuvvet, takat: 5 . mecaz Kötü durum, sıkıntı, dert: Kâl: Söz, lakırtı, laf. Kirmen: Elde yün eğirmeye yarayan tahtadan yapılmış araç. Farımak: 1 . Güçsüz düşmek, yorulmak. 2 . Eskimek, yıpranmak. 3 . Vazgeçmek, usanmak: 4 . halk ağzında Kocamak, yaşlanmak, ihtiyarlamak. Bel: 1. İşaret. 2. (Anatomi) 1 . İnsan bedeninde göğüsle karın, sırtla kalçalar arasında daralmış bölüm: 3. anatomi Bu bölümün, sırtın altına rastlayan bölgesi: 4. anatomi Hayvanlarda omuz başı ile sağrı arası. 5. Dağ sırtlarında geçit veren çukur yer: 6. Geminin orta bölümü. 7. Toprağı aktarmaya veya işlemeye yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek veya çatal biçiminde bir tarım aracı. Fersah: 1 . Yaklaşık 5 kilometrelik bir uzaklık ölçüsü. 2 . mecaz Çok uzun mesafe, uzaklık. Fersah fersah: 1. Kat kat: 2. Çok, pek çok: Ahraz: 1 . Dilsiz (kimse). 2 . Sağır ve dilsiz (kimse). Kermen: Kale Germen: (isim, biyoloji (ge’rmen) Latince) Canlı yaratıklarda gametlere dayanan ve gametlerle taşınan üreme ögelerinin tümü. |