Kırmızı çalardı güller
dilime dolanırken ay
üzerinde kara kara benekler
salınırken yerden yere
adımlarım açık alnımda sıcağın


Olmasan da yanımda sen
benim yüreğimdesin
sevgimle doruklardasın
şimdi seni ısıtır benim yüreğim
eritir
gönlüme akıtır
damlatırım yeniden deryaları sevgimle


Ey gülüme dokuduğum aşk!
bağına güz düşse de bendeki açan çiçeğim
bir serçenin kanadında aşksa benim geleceğim
varsın koncalara gebe kalsın dileğim
ben rüzgarında yanar, karında savrulurum yar

Seni sevdim, seni sevmeye arım
sen benim, sen benim sultanım


Şimdi aç gözlerini işte sana avuçlarım
olsun baharlar tekrarlar hayatta
ya bize bir gün doğar güneş
yada bize çalar kırağılar
naşımıza çalsa da aydan mehtap
süzülür içimize yıldızlar


Sen güneşi perdeleme sevdiğim
ne olur gelecekte çoktur baharlar
eyvallah sevdiğim eyvallah
elbet açar bir gün gül goncası
yeşerir ormanda semazenler

Dillerim dolanır ülkende şehrine
vuslat olur zaman o yerde
şimdi şehrinde lambalarım isli
altında oynaşır eski bir çocuk
yanında tatlı bir gül yüzlü melek
dolanırlar kaldırımlarda
yolları kesişsin isterler aynısı gibi
heyhat ki heyhat!

Bulunmaz kaldırımların eskimiş sokakları
aşıklara geçit vermeyen şehrin
sen içimden dışıma; her şeyi kaplamış atmosferim
ben sana yandım, yangınlarımsa zaferim

Şimdi şehrine kral yap
ben o şehre köleyim
gel, gel sevdiğim gel, ister aşık ol ister sevgili
‘’ne olursan ol yine gel’’
gel de sokağındaki beni al derinlerine
sevdana çök, öp yeniden tenhaları

20-05-2010
Hayrettin