HASRETİN
Özlemin dolu baş ucumda pare pare, sonsuzluk çağırıyor beni ansızın.
Rüyaların böğründe sabah olmakta, şehrin sokakları ıssız ve sensiz. Bir mart ayazında saçaklarda titreyen serçeler misali çaresiz kaldı yüreğim, hayalin sanki okyanus aşırı diyarlardan gelip giriyor naçar kalmış hislerime. Yokluğun sadece bende değil, şehrin tüm kaldırımlarında yankılanıyor, ağıtlar yankılanıyor esen rüzgarın nameleriyle dağılıyor şehrin sokaklarına. Hasretin ne zormuş bir bilsen, bir bilsen bu şehirde yaşayan ölülerin olduğunu. Giderken bıraktığın o ucu yanık mektup elimde okuyorum sabaha kadar, sanki ilk defa okuyor gibi, kelimeler yüreğime saplanıyor bir mızrak misali. Ve yine sabah oluyor, güneş hasret dolu bir güne doğmaya hazırlanıyor. Umutlarım seninle geçecek yemyeşil baharlar özleminde dalıyor hülyalara. Gel boynu bükük şiirlerime ilham ol, gel küllenen yaralarıma merhem ol. Nedim YÜCEL/İSTANBUL 23.Haz.10 |
Sevgiliye verilen değerin bir sağlamasıydı dizeler...