Olay yerinden eve dönüş
Rüzgar geceyi yarıp, amansızca
kentin ıssız sokaklarına sokulurken belkide, birazdan işlenecek olan cinayetlerin habercisi olduğunu da farketmemiştir... Oysa sokak lambaları, son aydınlığını çoktan yitirmişti eşgalini elevermek istemeyen tetikçinin ilk çekirdekleriyle Ay, bu olaya tanık olmamak için, şavk’ını düşürür bulutların gölgesine Ya yıldızlar nerdeydi, yıldızlar her gece sayılarını karıştırdığım... Biliyorumki, atlas hükmünü vermeseydi Güneş karanlığa yenik düşmezdi, ve aydınlığıyla hiç korkmadan şahitlik ederdi,rüzgarın istemedende olsa yardım yataklığına... Sonra belirli belirsiz, tıkırtılar gelmeye başladı ara sokaklardan Daha sesin ne yönden geldiğini anlamadan, elinde poşetleriyle devrili verdi biri kaldırımın yüzsürülmezliğine. ve karanlık namlu, bi sonraki hedefin yüzüne cesaret edemediğinden olsa sırtını dönmesini bekledi bir süre, tekrar tetik düşürmek için. Sonra rüzgarın uğultusu arasında, gidip geldi o an ölüm, arsız yüzüyle Ve ne yazık ki, karanlık yine galip geliyordu, aydınlığı biraz daha zayıflatarak... Güneşin ilk ışıklarıyla, üstü gazetelerle örtülüyor insanlığın Ve tetikçi görevini yerine getirmenin gururuyla evine dönerken karanlığın verdiği korkuyla, aramaya sabahtan başlayan kayıp yakınları cellatla aynı yolda karşılaşırlar, onlar giderken olay yerine o, güvenle dönüyordu oysa... "Ölüm buyurmanız size hiçbir zaman sonsuzluğu bahşetmeyeceğini biliyormuydunuz ? "Şimdi bana, gökyüzü neden karanlık diye sorarsanız eğer kederinden olmasa gerek herhalde, utancı dururken..." Malazgirt’li |
utanmayan insanlardir o yüzleriyle güpegündüz bile geziyorlar.
güzel bir anlatimdi
yüregine saglik degerli arkadasim
sonsuz saygi ve selamlarimla