Düşe Bilsem
kara yazgısını alıp yanına, gitti ..
çilem rüzgarlarının acı hasret kokan baldırı çıplak kadını, koca yüzyılı deviren çınar ağacının gölgesinde pusunu vermek için yangınına elleri toprak, gözleri su, sonbaharı bekledi akmak için toprağına... bir düşe bilsem kara mizan yazgısına avuçlar gibi hamurunu her şekil bir düş koca dünya sanrısını koparırcasına gerçeğinden pişirmek için can korkusunu sevmek göğsüne yaslamakmış ateşini.. çocukluğum zamansız açan saksı çiçeği... kaç eder gözlerimizi çarpsak ve çıkarsak ne kalır benden seni.. eklesek kalp kırıklarını tek tek kaça bölünürdük... |
ve çıkarsak ne kalır benden seni..
eklesek kalp kırıklarını tek tek
kaça bölünürdük...
OLDUKÇA ÇARPTI...BİLGİNE...