Bitmeyen Davamsın
Uzun bir yalnızlık sızıyor yeşili az dallarımdan
İçimde bitmeyen bir davasın sen, gönlüm göçebe Sesin imgelerimin uzak mercan kayalıklarında Sen doruğumda mısın, koynumda mısın bilmem İnce bir gülüş oyar ayak değmemiş kayalıklarımı Geceleri, bir yangın ihbarı bölüyor uykularımı Gönlümde bir ateş ki, çocuksu bir gülüş busesi Bıçaklar değiyor ansız yüreğimdeki lale döşüne Karıştırıyorum içimdeki tüm nesneleri seninle Dudaklarındaki balla öpüyorsun çöl yangınımı Dışarıda memleket meseleleri, en çok da siyaset Hiçbir kurala uymadan yaşamak da biraz marifet Düş sancıya kırılmış, böcek pervanesine küsmüş Yağmurda hiç ıslanmadan yürümek ne de zormuş Gözlerinde büyümek istiyorum, tuttukça ellerimi Eşeledikçe sevgi toprağını, bazen boşluktur çabamız Küçük bir yürekte kocaman gülüştür kimi sancımız Sevdaya ihanet, hayale tokat, aşka pençeler atarız Kuru dudaklarımıza tuz, inançlarımıza buz ovalarız Bir hayal ki; sevildikçe kaçar, kaçtıkça kovalanırız Selahattin Yetgin |
Küçük bir yürekte kocaman gülüştür kimi sancımız
Sevdaya ihanet, hayale tokat, aşka pençeler atarız
Kuru dudaklarımıza tuz, inançlarımıza buz ovalarız
Bir hayal ki; sevildikçe kaçar, kaçtıkça kovalanırız
Hayatın düzeni bu şekild ekurulmuş malese, isyanlar da olsada tüm yürekler, aranılanı bulmak çok zor...
Çok güzel ifade etmişsiniz, kutluyorum kaleminizi...