YERE BATSIN
Dostun dar gününde cebe gitmeyen,
-Kırılsın bilekten- el yere batsın... Çukura düşene yardım etmeyen, -Tutmaz olsun, kopsun- kol yere batsın... Yüzünü namerde al eylediyse, Kırk yıllık dostuna kul eylediyse, Ayaklar altında çul eylediyse, Para yere batsın, pul yere batsın... Akordunu Hak’tan, aşktan almayan, Güftesi, bestesi benim olmayan, Beni anlatmayan, beni çalmayan, Türkü yere batsın, tel yere batsın... Bir hışımla tepemize bindiren, Dünyamızı cehenneme döndüren, Acımayıp ne ocaklar söndüren Yağmur yere batsın, sel yere batsın... Dostluğu, vefayı, aşkı bitiren, Başa türlü türlü bela getiren, Cehenneme odun edip, götüren Servet yere batsın, mal yere batsın... Tembih ettik -kesmeyecek- nacağa, Faydası var diye börtü-böceğe... Kıskanıp da durmaz ise çiçeğe Ağaç yere batsın, dal yere batsın... Her derde çare olduğu yalan; Arı değil artık, yapıyor yılan... Zehirle tatlanıp, haramla dolan Petek yere batsın, bal yere batsın... Yiyecek, yutacak, çarpıp, çalacak, Yaptıkları yanına mı kalacak? Böylesinin ölüsüne gelecek Çiçek yere batsın, gül yere batsın... Yürüyoruz, gecelerden sabaha, Yorulduk, acaba uzak mı daha? Götürmeyecekse bizi felaha, Hedef yere batsın, yol yere batsın! ... İhsan Gürbüz (01.04.2008 - Alanya) |