ailesinin geçimi için yerin derinliklerinde yaşamını yitiren tüm madencilere ithaf olsun
ruhları şad olsun
yoksulun yemeği çok derinde yediyüzseksen metre yerin dibinde
ayaklarım geri geri sanki hiç yürümemiş senelerden beri
sırtımda kara tulum kemerimde maske akü punta kazma hortum miğferimde lamba karanlık kuyulardayım
gökgürültüsünden daha korkunç naralarına aldanmayın sakın kayaların tabiat ananın ölü çocukları gizlidir her birinin yüreğinde el, kol, eğrelti otu küstüm çiçeği ve istiridye
dağılan kömür tozları mateme boyar yüzümüzü hepimiz zenciyiz bu cehennemde gelecek baharlara saklarız bitmez hüznümüzü
ekmeğimi paylaşmaya fare dostlarım gelir yanıma dizi dizi bir grizu pusu kuracak olsa uyarırlar bizi
yarım metre boyundaki dalyaların birinde elimde kısacık kazma ne olur tanrım diyorum ömrümü kısa yazma
işe giderken her sabah kadınımla upuzun bir veda bir gün dönmezsem eğer sakın ağlama
ayaklarım geri geri sanki hiç yürümemiş senelerden beri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
fare adam şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
fare adam şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bu şiirinizi okuyunca bir hayli zaman önce okuduğum ve çok beğendiğim bir şiiri paylaşmak istedim. Bir hayli zahmetli oldu ama eminim ki siz de değdiğini göreceksiniz. Yazgı diye bize yutturdukları ne kadar uydurmaca varsa lanet okuyorum. Saygılar...
Madencinin Son Mektubu
Karıcığım hoşçakal, ışığım azalıyor, Yanımda ölü arkadaşlarım. Artık kömür kokulu ekmekler getiremeyeceğim sanırım. Buraya kadarmış çocuklarım, hoşçakalın, Hakkınızı helal edin; anacığım, babacığım. Işığım azalıyor, hoşçakalın..
Üstüme değil içime çöken ocağın sessizliğinde Tek tek seslerinizi duyuyorum, yüzlerinizi görüyorum, Işığım azalıyor, soluğum azalıyor, biliyorum, Yavaş yavaş dünyanın kara kalbine gömülüyorum.
Işığım söndü, işte gidiyorum.., Ah, en çok da şimdi, bir bilseniz Nasıl da bulutları, ağaçları, gökyüzünü özlüyorum. Işığım söndü.. Hoşçakalın, arkadaşlarım çoktan gitti, Artık ben de gidiyorum...
Sadece yemek içmek ve çiftleşmek saplantısıyla güdülendiğimiz bu zamanda, kadın ve/veya erkek;insana duymak zorunda olduğumuz saygıyı koruma gerçeği, bu insanların da var olduklarını anlamamızı gerektiriyor... "Tatlı hayat" masallarıyla boyanan gözlerimiz,gerçeğin sevdiğimizi söyleyebildiğimiz insanı aldatma yollarını düşünmemizden çok daha başka bir yerde,bazen yerin 500 metre altında olduğunu anlamamızı gerektiriyor... Yoksa bu adamlardan,bu kadınlardan nefret etmemek onları bir fareden daha değersiz görmemek mümkün görünmüyor!... Onun için biraz da, "işe giderken her sabah kadınımla upuzun bir veda bir gün dönmezsem eğer sakın ağlama" diyor sevgili ağabeyim... Yüreği betonlaşmamış,insan kalabilmişlere ithaf dizeler... Sevgilerimle ağabey...
YektaAttila tarafından 5/30/2010 1:03:39 PM zamanında düzenlenmiştir.
Evet aynen hissettiklerini hissediyorum yerin karnına hem de her an hazmedilme korkusuyla kimse severek isteyerek girmez ayaklar geri geri atsa da hayat acımasız Allah onlara rahmet etsin yakınlarına evde ekmek bekleyenlerine sabır versin Tebrikler selamlar
* * * işe giderken her sabah kadınımla upuzun bir veda bir gün dönmezsem eğer sakın ağlama
ayaklarım geri geri sanki hiç yürümemiş senelerden beri
Kader değil elbet bu acı çığlık, ekmeğini karanlık dehlizlerde bulma çabası, her şeye rağmen, bütün bilinirliğiyle göz yumulan bu acı son alın yazısı olamaz.. Tedbirsizlik, denetlemelerde gayri ciddilik sebep yuvalara ateş düşürmeye.. Bu şiir o kadar yerli yerinde yazılmış ki, bence ibret-i alem olmuş, benim için günün şiiri, gündemin en acı olayına parmak basan bir şiir, toplumsal kaygılarımız, acılarımız hepimizin sorumluluğunda, hele şairler bu konuda çok hassaslar, Celal hocam gibi, yüreği insan sevgisiyle dolu bir üstadın yazabileceği en güzel şiirdi, duyarsız yüreklerin duyamayacağı kadar özgün, halkça, hakça bir şiirdi, can-ı gönülden kutlarım Üstadım, yüreğin var olsun... huzurun bol olsun.. sağlıcakla kal, sevgiyle yaşa sevdiklerinle..
Sende daha önce yaşadığın için bizden çok daha fazla duyarlılıkla titrek ellerle yazdığın her dize iç yakıcı ve ne diyebilrimki can arkadaşım...çok şiirdi, etikti, yaşanılan dramalar ama yaşanılmaması gereken facialar için sözün bittiği yerdeyim sevgili celal...sağlıkla kal...varol sen...
Bir kürek; Bir kısa saplı kazma Daha at, at anne sobaya
Bir ev gibi yansın; Ardından, ailesi dağılsın! Dağlasın dudakları, kor, kara elmas ışığında!
Yak; Dağılsın yuvalar Öksüz kalsın çocuklar
Haydi anne! Ha gayret; Son küreklik durur, yerin binlerce altında, Ve bir lokma ekmek uğruna, verilen onca can, kocamın parmak izi'yle durur, torbanın sonunda...
_______________________ Benim yorumum, yüreğimden; Eserine, vefana, duyarlılığına, şu an dökülen olsa, olur mu? sana özel...
ayaklarım geri geri sanki hiç yürümemiş senelerden beri gurban olurum duyarlı yüreğinize abim çok anlamlı dizeler okudum gönül sayfanızdan yüreğinize saglık kaleminiz varolsun saygılarımla zaralıcan
ayaklarım geri geri sanki hiç yürümemiş senelerden beri
Kuyulara inmek /esmer ekmeğe doğru/helal için didinmek/canlı mezara doğru/ayaklarım geri geri/sanki hiç yürümemiş/senelerden beri...saygı ve selamlarımla
Yüreğimiz birlikte atmış bu akşam değerli Üstadım, yüreğine, kalemine sağlık, Selam olsun maden emekçilerine, mekanları cennet olsun, selam olsun duyarlı şair yüreğinize, saygılarımla...
işe giderken her sabah kadınımla upuzun bir veda bir gün dönmezsem eğer sakın ağlama
ayaklarım geri geri sanki hiç yürümemiş senelerden beri
Sevgili Celal, şiire ilk yorum benden olsun. Bu şiir beni ağlattı inan. Ekmek yerin dibinde, çıkarıp yemek için fare gibi yeri delmek gerekiyor maden ocaklarında. Delerken de ölmek gerekiyor bazen. Ölenlere Allah'dan rahmet, yakınlarına başsağlığı dilerim. Maden oacağını çok güzel anlatmışsın. Ne de olsa eski bir madenci olduğunu ben biliyorum. Seninde duyarlı yüreğini kutlarım sevgilerimle...
kadınımla upuzun bir veda
bir gün dönmezsem eğer
sakın ağlama
ayaklarım geri geri
sanki hiç yürümemiş
senelerden beri
final çok dokundu bana