......GÜL.......
Dolandı bu yürek, şuh endamın o can alıcı sıcaklığına
Delice çırpındı gönlüm, koşup dolanmak istedi gül bağrına Ruhun gökyüzüne yükseldi; sevindik oldun, burnun Kaf dağında Ben uğruna yollar aştım, koşturup da vurdun beni… He gülüm he! Sen neden açarsın ki görkemle, o güzeller güzeli kokunla? Tüm benliğimi soyup üryan bıraktın, sarmadın ya kollarınla Rüzgârla uçtun kanıp da terk ettin, koydun ya kör bahtsızlığımla Havandan da hiç geçilemez, bu fiyakan da nedir? He gülüm he! Sus puslar da olduk, gönül hasret kaldı hep o göğsün sevgisine Kazınıp da gitti sevgilerim, aşk hissizliğinin çöplüğüne Gül; sevgi sıcaklığın kalpte dondu, tüm eller güldü aç haline Kalbe diktim fidan diye, kuraklığın çöktü içe… He gülüm he! Uğruna her şeyimi serdim, çiğneyip geçtin, bağrımdan da yardın Yangınında kızgın cağlar bastın bedenime, ciğerden de yaktın Gözlerimin hayran sevgisine, diken oldun derince saplandın Aşkım diye sana gönülle geldim, sokakta kaldım… He gülüm he! Ömrü Yolunda tükettim, acımadan okunu soktun ağıyla Senin ki dinsizlik; vermedin elin, hasutluğun var doruğuyla Giderim aşmaya baht karanlığını, sensizliğin yokluğuyla Senin uğrunda ben yanarım, sen de gülüp geçersin… He gülüm he! (18.05.2010)AZAP... |