4
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1227
Okunma

Bir kapı aralığıydı hayat
Ayak sesinin yürüdüğü tarafa düşen
Kaldırımların suçu yok
İki nefes arasında kayıp edilen yolların
Kırıktır ansızlığın içindeki gölgeleri
Toprakların nemine bıraksam
Derin bir uykuya dalar zaman
Sonra soğuk fısıltıyla
Üşür parmak uçlarım
Hasreti soluyorken tek başına hücrelerim
Halen yansıyorken duvarlara gölgelerin sıcaklığı
Anlamsızlığın içinden bir güneş doğabilse
Silip atsam
En yakıcı yerini özlem takvimlerinin
Ne fark eder ki
Üşürüm baharın yüzünde
Artık durma sevdiğim
Yürü yıldızlar ülkesine
Ben yine burada olacağım
Çığ düşmüş duraklarda kayboldum gözlerinde
Vurunca ufuklardan sevgi ışıkları alnıma
Bir yaşam daha esir alırım yüreğinden
Hatta alevinde savrulan karmakarışık artıkların
Her şeyin özü titreşimdi diyerekten
Derin çöllerde
Sarıp güneşi seraplarla
Kavrulmadan yağmur olurum gözlerine
Doğar mevsimler
Saklarım kalbimin içinde filizlenen varlığını
Kapanır gözlerim seninle
....
5.0
100% (11)