YÖRÜK KIZI
Tükettik konuşacak artık bir şey kalmadı
Boşa koyduk dolmadı dolu bizi almadı Giderken uzaklardan bana mendil salladı Kara kaş kara gözlü sevdalı yörük kızı Canı canana kattık defterleri kapattık Yıllardır gönlümüzü yalanlarla aldattık Birçok badireleri şükürlerle atlattık Şimdi başımda bela sevdalı yörük kızı Yıllardır acılarla kıvranırken yüreğim Temelinden sarsıldı kırık gönül direğim Yar beline dolanmış geri gelmez bileğim Kolumu kesti kökten sevdalı yörük kızı Karakaş kara zülüf gerdana yakışıyor Hayallerde yol bulmuş, sevdayla bakışıyor Yangın düşmüş yüreği aklıyla çatışıyor Beni odlara saldı sevdalı yörük kızı Allı fistan sürünür yerlerde saçakları Öyle bir bakışı var söndürür ocakları Bu gönlüme aşiyan olur mu kucakları Derdime dert katıyor sevdalı yörük kızı Kır atımın yelesi alnındaki saçları Çadır kurmuş ovaya doyuruyor açları Başına takacağım çiçeklerden taçları Dağların gül kokulu çiçeği yörük kızı Şimdi ben ne gördüm ki nere bakıp yazayım Karşımda sönmüş volkan bacasından sızayım İstersen bir kazma ver mezarımı kazayım Ruhuma bir fatiha sevdalı yörük kızı Kenan Ziya Akbaba |