rende
kaçıncı nöbetti suskunlukların örgüsünde
açıldı bahar tavırsızlığı seninle yani ben ölü müydüm karşı kıyıların gizemli adalarında hani yarın diye bir şey yoktu öğütürken beni yaşam derinlerin yoksul kimsesizliğinde sen taşıdın alın terinde nice zamanı o kadar sordunda yanıt bulamadın yanıtlar sana gelmezdi ben biliyordum nicedir bunu ama sana anlatamadım kanatlanmış bilgeliğim zaten yok yokluğu elimle kutsadım bir kere bana anlatılanlar masaldı sanki rüzgarlar haber getirirken direnemedim karanlık o kadar açtı yani bilemedim şimdi suyun dibinde güller açıyor sen güle gül demediğin için şimdi güller matem semasında hüzün her yanımda yaşamak ruhumda törpüsüz paslı bir rende ft. |