YORGUN AKŞAMLARIN KİMSESİZLİK SAATLERİYorgun akşamların, kimsesizlik saatlerinde, Gökyüzüne asılı kaldı düşlerim benim, Bir çivi gibi duvara çakıldı bakışlarım, Öylesine donuk, öylesine ışıksız, Babam için her gün giyinip kuşandım, Ayakta duran bu adam, yapayalnız, Hüzünlerin köşe başlarındayım. Cılız ışıklı bir sokak lambası aydınlatır, Yolum karanlıklarda kalır olmayınca dostlar, Bir çocuğun baba deyişi yüreğimi kanatır, Yahut izlediğim bir siyah beyaz film, Bulut yüklü gözlerime çöreklenir, ağlatır. Bir kalem alırım elime çizerim. Sayfalar yiten gençliğimi taşır. Babam olurum, aynalarda biterim. Şimdi ne ağlayacağımı bilirim kendi içimde, Ne gülücükler samimi gelir yanımda duran kadının, Ne abla deyişleri, ne ağabeylerimi bulurum, Hepsi geceye gizlenir birer birer, Bana zamanında şairim diyenler silinir, Canım diyenler alır canımı, ruhumu zehirler, Hani nerde yalnızlığımdan başka var olan, Hepsi bu dünya gibi yalanmış meğer Yorgun akşamların, kimsesizlik saatlerinde, Otururum şiirler yazdığım masanın başına, Azrail’le pazarlığa tutuşurum birden, Babamın canına karşı koyarım canımı ortaya, Al derim can alacaksan, al benden, Yeter ki sevdiklerime dokunma, Bir ben gitmiş zaten benden, Sevdiğim bir kadın yok hayatımda, Hani elini ellerimde bulacağım biri, Hani gözlerine bakınca unutacağım tüm dertleri, Acılarıma dâhil olsun istemiyorum zaten, Ancak kendini düşünür o kadın, anlayamaz beni, Savaşım, kara kışlar gibi zorken, Hayatımın sahnesine alamam artık birini, Çoktan silmişim yaşamayı ben, Ama mecburum ayakta kalmaya, Allahın dediği olur elbet her daim, Son diyene dek onları yaşatmaya, Gücüm yeter, dağları deviririm. Ama yaradan son dediyse, tükenir söz, Geriye gelmez giden an, gelmez geçmişim. BAKİ EVKARALI 09.04.2010 |
Gökyüzüne asılı düşlerinizin ılık baharlarla avuçlarınızda can bulması dileğimle...
Kutlu/yorum saygımla.