sen gittin...ben bittim!
eskiden buse çiçekleri açardı suratımda
en güzeli de dudaklarım da açardı! bakışımı sevdiğini söylerdin gülerdim, gülüşümü de severdin..... artık kalmadı hiç biri senin ardından bakışım da gülüşüm de gitti o gün her şey bitti sen gittin... ben bittim! kendi ellerimle götürmüştüm seni daha önce de gidişlerin olmuştu ne bakışlarımı ne de gülüşlerimi almıştın yanına ufak bir çanta alıp, veda etmeden giderdin çok geçmeden geri dönerdin ama o gün, buz gibi sesinle veda edip gittin o gün bavullarını hazırlarken sen ben ölmeye çalışmıştım ölmedim ama bavullarını taşıdım tren garına sen de iki bavul dolusu eşya ben de bir tren dolusu hüzün almıştım yanıma... tren garı hep mezarlık gibi gelir bana tren gelir herkes orada tren gider çesetler kalır ortada hepsinin hikayesi farklıdır ama; ayrılık var orta da, koyuyor insana.. |