BABAM'azamanın esrik bir vaktinde başlar bu hikaye, hüznün gündönümünde... buğdayların başak, başakların tohumken henüz, bir poyrazın esip biçtiğinde göğ ekinleri martın ayaz bir ikliminde başlar. henüz vakti değildir umudun huzurun demi değildir daha daha on üçünde bir oğlandır gurbetin yitik yolcusu ellerini kürek, sırtını ağır yükler erken tanımıştır vakitsiz uğramıştır hayat düşük omuzlarına çocukluğunu bırakmıştır, çocuk olunamayan bir iklimde kavruk bir ten kalmıştır aynalara değen anılara, yaşanamamış bir umut ne yanından tutunmalıdır yaşama ne yanından bakılmalıdır bahara üç elma değildir bu işin sonu ufukta üç cemre yoktur üç vakte gelmez gelmesi beklenenler Üç ömre sığmaz bu çile ve adı anılan şimdi, omuzları elleri kadar nasırlı, saçları kar kadar beyazdır yitiktir ömrünün bir yanı evlatlarına adanmış bir yürektir taşıdığı ve zamanın esrik bir vaktinde başlar bu hikaye anlatmaktan aciz anlatılanı... |
Muhteşem kaleme, sevecen ve mağrur öz' e dostlukla, sevgi ve saygıyla...