BABACIĞIM...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın 1966 senesinde SINDIRGI ORTAOKULU 1.sınıfta okurken 30 mart 1966 senesinde babamının yüzünü göremeden kaybetmem ve 1967 senesinde yaz tatilinde çalışırken ayağıma taş düşmesi sonucu sağ ayağımın kesilmesi esnasında her ne kadar ağabeylerim yanımda devamlı bulunsa da o acılı günlerde kişinin yanında babasının olmaması o kadar acı ki işte bu şiiri o zamanlar yazmıştım.
Hasretin beni ateş gibi yakarken, Yüzüme buz gibi bir el sürüyor. Hayalin her an rüyama girerken, Kör olası gözümden yaş akıyor. Akan yaşım bir dere gibi çağlarken, Gülmüyordu artık bende baş. Sensiz aş boğazımdan geçmezken, Yetim kaldı bacı ve kardaş. Şen kuşlar havada durmadar uçarken, Nasıl duruyorsun o karanlık yuvada.(1) Eller güzel muradına ererken, Düşünmüyor musun sen bizi burada? Hasretinle sinem od gibi yanarken, Ölümüne yüreğim nasıl dayansın. Bütün bacı-kardaş yas tutup ağlarken, Gözlerimden kanlı yaş su gibi çağlasın. Köpekler durmadan bakışıp ulurken, Ağaçlarda kuşlar inin inim inliyor. Gül vücudun toprağında çürürken, Kapanası gözümü kanlar bürüyor. Hasretinle bağırım sızılarken, Dermansız acılar yüreğimi yaktı. Senin ölümün içimden gitmezken, Alnıma bu kara yazım yazıldı.(2) Ölümün bana pek zor geldi. pek, Kalmadı takatım , kırıldı bacağım. Ya yanıma gel , ya da yanına çek, Benim sevgili, pek sevgili babacığım. CEMİL"in içini ölümün yakarken, Düşmüştü yeni bir kaygıya. Dermansız yarasına deva bulunmazken, Durmadan yalvarıyordu ulu MEVLÂ"ya. KÜÇÜK OZAN (CML DMR) BABAMIN ARDINDAN veya BABAMA SESLENİŞ’den NOT: 1-Mezar. 2-Haziran 1967 senesi haziran ayında sağ bacağımı kaybetmem olayı. |