ADI KADIN DI...Adı kadın dı.. Daha ana rahmine bile düşmeden kulağına okunmuştu adı.. Belki yoksul bir tarlada doğmustu belki de; Muhteşem bir sarayın zümrüt işlemeli zengin desenlerinde.. Nerde.. Nasıl.. Hangi renkte.. Ve.. Hangi isimle doğarsa doğsun.. Hepsinin tek bir adı vardı.. Onlar kadın dı.. Adı kadın dı.. Dünyaya gülmek için açılan gözlerine.. Daha kapatmadan kirpiklerine bağladılar gözyaşlarını.. Kurutmasın diye de güneşi.. Hapsettiler mahsenlerdeki şarapların düşlerine.. Sonra da kör bir uykunun koynuna saldılar.. Derin kuyularda nemlendikçe nemlendi rüyasız yalvarışları.. Koyu siyah bir yalnızlıkla ölüme yaklaştıkça adım adım.. Sustu kadın hep sustu.. Sustu ağladı,ağladı sustu.. Çünkü adı kadın dı.. Adı kadın dı.. Rüzgarda uçuşan uzun saçları hüzünlere dalgalansada.. Elleri ,manolyaları kıskandıracak kadar beyazdı.. Tüm boyutları tam delecekken abdal bakışları.. Hoyrat eller gözlerini de kapattı ansızın.. Şimdi o gözler,siyah ince bir tülün ardında.. Esaret kokan bir müebbetin bitmesini beklemekte.. Adı kadın dı.. Her canlı gibi onlarda doğdu.. Doğdular bu zalim dünyaya.. Kaderlerinin ne olacağını bilmeden.. Kederlerinin ne kadar süreceğini düşünemeden.. Kimi daha ergen olmadan kopartıldı dalından.. Kimisi berdele kurban gitti sevdasına doyamadan.. Kahpe kurşunlara hedef oldu acımasızca.. Kaçtığı sevdiğine daha bir kez bile sarılamadan.. Nasılsa adı kadın dı ya.. Onlar ne anlar aşktan sevdadan.. Adı kadın dı.. Ama onu, kadından başka her şeye benzettiler.. Saçı uzun aklı kısa dediler.. Dövdüler sövdüler.. Yemeğin tuzu biraz fazla olunca da.. Soğuk kapı önlerinde beklettiler.. Konuşmaya korkar oldular.. Daha iki kelime etmeden.. Sen sus,sen kadınsın.. Sen ne anlarsın dediler.. Elinin hamuruyla otur yerinde deyip.. Yıllarca o hamurların ekmeğiyle sefa sürdüler.. Karnından sıpayı,sırtındın sopayı eksik etmediler.. Kuma getirdiler üstüne.. Acımadan kuma ettiler kirli bedenlere.. Yetmedi canlı canlı toprağa gömdüler.. Sonra...... Bütün pencereleri özgürlüklere kapatıldı.. Korkularının bedelini.. Yasak tenlerine tüm çiçekleri nakış nakiş işleyip.. Kadınlar çiçektir soldurmayalım dediler.. Ama hangi dalda açacaklarına.. Ne yazık ki! Yine onlar karar verdiler.. Yeter.. Artık zamanı geldi,suskunluk mevsimin bitsin eyy kadın.. Kır zincirlerini,kurtul prangalarından.. Çöz diline vurulan kilitleri.. Özgürlüğün düğmelerini aç,aç ki.. Soyunsun özlemlerin çırılçıplak, sereserpe yaşama.. Yaşam soyundukça ,çektiğin acılara inat.. Sen yaşamla yaşamaya başla.. Vakit vuslat vaktidir eyy kadın.. Adın kadın yada çiçek değil artık.. Senin ismin güneş olsun bundan sonra. Güneş.. Bırak karanlıkları seni karanlıkta bırakanlara.. Hoşgeldin kadın hoş geldin dünyaya.. Hadi! öyle uzak durma.. Gel yaklaş dudaklarıma.. Yeni adını okuyacağım kulaklarına.. Güneş Güneş Güneş.. GÜNEŞŞŞŞŞŞ...... ecedemet... Not:DÜNYADAKİ BÜTÜN KADINLARIN KADINLAR GÜNÜNÜ KUTLAR..DAHA NİCE HUZURLU MUTLU VE SAĞLIKLI YILLAR DİLERİM... HERKESE EN DERİN SEVGİ SELAM VE SAYGILARIMLA... |
ADI KADIN DI... ŞİİR:
Uzunca olması beni yormadı; isteyerek, bilerek, anlayarak, düşünerek, tartarak, inceleyerek, okudum. Ardında derin izler bırakan, satırlarda, ezilmişliği, hiçliği, horluğu, her ne kadar habaset içeren meseleler varsa satırlar arasında, kadına çektirilmiş.
Yapmayın ecedemet hanim efendi, inanın bay olarak kendimden utanmaya başladım.
Satırlardan alıntıları yeğlerdim ama yine çok uzayacak diye bir kaçını alıntılıyorum..
“Hoyrat eller gözlerini de kapattı ansızın..”
“Kimisi berdele kurban gitti sevdasına doyamadan..”
“Onlar ne anlar aşktan sevdadan “
“Kır zincirlerini,kurtul prangalarından..”
“Çöz diline vurulan kilitleri..”
“Hoş geldin kadın hoş geldin dünyaya..”
“Hadi! öyle uzak durma..”
Bu mevzu çooookk su kaldıran bir mevzu olduğundan yine mecburen kısa kesiyorum. Ama günümüz dünyasında, diyorum, bazı müstesnalar olacaktır olmalı ki,iyi kötüden ayırt edile bilmeli değil midir?
Elinize yüreğinize sağlık, güncelliğini koruyan konulara zaman ayırdığınız için…Hüseyin DAĞLAR...