Bir Karışık Çorba
Bir çizgi,
Bir kelime, Bir yazı, sayfalarca… Bir parça müzik, Bir ceket! Bir gecede. Bilmem ki nerde? Bir çorap, Bir ayakta. Bir şiir üstüne, Bir kalemde, Kokusuz. Bir araba, Bir eski, Bir yeni. Sahi; Eskimeyen neydi? Bir masa, Bir sandalye. Bir odada. Bir köşede. Baş başa Bir yeşil, Bir mavi, Bir ela, … Göz. Üstelik bakan. Hem de iki tane. Bir yatakta. Uzanmış boylu boyunca. Ne bir pijama, Ne de bir yorgan, Bırak canım bırak. Bırak o geceyi anlatma. Bir soba, Bazısı gaz, Bazısı odun, Bir de kömürlüden. Isıtıyor ya… Soba. Bu ne biçim iğne? Bu ne biçim düğme? Ya bu ne biçim ceket böyle? Gizli bir şey: (‘’Sıkıntı’’) Bazı karanlık. Bazı aydınlık. Kâh gece, Kâh gündüz. Ne biçim bir yer burası be! Bir hastanede. Bir oda. Sessizlik… O da ne! Kim bozdu bu sessizliği? ‘’Sus ulan bağırma öyle.’’ İyi bir halt yediğini sanma, Bu dünyaya gelmekle… Bir sınıf derste. Bir hoca. Bir tebeşir elinde, karatahtada. Bir cadde boyunca, Bazı otobüs, Bazı taksi, Bazı da diğerleri… Bi de ‘’insan’’ aralarında. Bir ağacın altında. Durakta, Ya da bir masada. Bir garip bu yollarda. Acemi de üstelik. Bazen da zavallı, Bilmediği yollarda. Bir fabrika, İşçiler içinde. Çalışan. Meyveler, sebzeler Vesaire yiyecekler Bir sürü kalabalık, Bir koşturmaca, Bir yarış, Bir kavga, Pazarda. Yok, etmek sonra; Bir kelimede, Bir yumrukta, Bir nefeste, Bir tetikte, Öldürmek o biçim, Dürüstlükten, yiğitlikten öte Kalleşçe. Bir denizde Bilmem ki hangisi? Fark eder mi? Bir gemi üstünde, Batsa ne olur? Hadi canım sen-de Saçmalama. Biliyon mu? Adam yolda giderken, Ayağı takıldı, Düştü öldü, Bazı insanlar; Kimi Manisa’da, Kimi Bakırköy’de. Çok mu akılsızdı onlar, Oraya girmeden önce. Bir demli çay, yorgunluk üstüne, Var mıdır o içilenin üstüne. Ayakların uzanmış kanepede, Gözlerin göremediğin yerlerde. Bir balık. Ne fark eder hamsi olsa. Yenmicek mi sonunda, Kızarmış tavada, Bir de masada… Üstelik sevdiğin de yanında, Sus. Bir kelime daha söyleme, Öyle akşamlardan yana.. Bir yürek istiyor gönül. Bir yürekte… Bir yatakta bazen Kalmaz ki geceler sabaha. Durmadan döner dünya. Kanma sakın tüm bunlara... Yalan gelir bir gün sana, İnanmazsın sonra. Ne yaptın, Ne yazdın diye sormayın bana. Belki biliyorsunuz siz de, Ne belkisi, Hem de ‘’bal gibi’’ biliyorsunuz bu çorbayı Kokusu hep burnunuzda tüter. Bilmez miyim kaç gecedir rüyalarınıza giren, Benim. Hem yarında Hem bugünde Hem dünde, Ben varım. Ben yaşatırım sizi. Bazı güler, bazı ağlarsınız. Bazı bir çiçekle mutluluğu duyar, Yaşarsınız. İzmir 30.01.1982 Cuma |
tebrikler sevgiler