Kavil........Şiirin hikayesini görmek için tıklayın ......Ankara’da seneler önce şahit olduğum bir yaşam kesiti.Ailelerin karşı çıktığı evliliğe,gençler kaçmak üzere anlaşırlar.Ama erkek arkadaşı gelmez.Ve o kız,her gün durağa gelerek,beklerdi.Sonrada,bir şey olmamış gibi giderdi.Çalışıyorduda bir iş yerinde.Mahalle,esnaf,ailesi ve iş yeri arkadaşları,bu davranışını bilir saygı duyarlardı.....o saatlerde zamana dalar,o anı yaşardı.Bildiğim kadarıyla,senelerce beklemiş.o sevginin önünde saygıyla eğiliyorum,şu an bile.
Bir kız tanımıştım,bindokuzyüz yetmişlerde
unutamam,halen adresi beynimde düğümlenmiş bohçası elinde otobüs durağınada beklerdi aynı saatlerde...... kavil vermişler bir delikanlıyla orada bekleşelim diye on sene geçmiş aradan sözüne sadık,bu güzel bayan saçlar dağınık zaman yitik gözlerinde ve ilk geldiği günkü elbiseler üzerinde... perçinlenirken bakışları ufkun ötesine sevgi abideleşirdi sessizce öylesine bu gün de beklenen gelmezdi gene ahtına avantaya değildi beleşçi serçelerin çığlığı avaz eder yanarladrı bahtına kuşluk vakti kargalar,basarlar şamatayı zamanın geldi diyerek kapıda karşılardı babası,önünde eğilerek..... bu nasıl bir sevdaydı,nasıl bir demdi gizemlere revan olmak orda biterdi değişerek urbaların giderdi mesaisine o lahzalar yaşanmamış gibi donardı bünyesine.... şahitken mahalleli bu aşk-ı ezaya ibret-i misâldi sanki;eder biçilen insanlığa... şimdi,Sümerler’den harf dilenirim bu muhabbeti yazmaya belkide;sevmelerin bitişine az kala... o yere kurulan yapılar sıva tutmazmış Feride’nin çeşm-i yaşı tuzdanmış.... keşke;zühre yıldızına dilek deseydi ağ gülü seven çocuk onu sevseydi........ Kasım |
Beklenmeye degmiyor bazen iste.
Herneyse.
saygimla, kutlarim yüregi.