1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1379
Okunma
‘Tenha gecelerde beni eyler müteselli
Baykuş sesini bülbülü şeydaya değişmem’
dedi ve gitti Kazancı Bedih
Oysa şimdi ne tenha gece kaldı ne baykuş sesi
Ölen öldüğüyle kaldı işte biz aldığımız yarayla
Duvarlar değil kanattığım kendi yumruklarım
Alkış tutmamak için sıktığım bu kendi yumruklarım
Adı konulmamıştır
İçinize yumruk gibi oturan bir şey işte
Ciğer kan damlatır ya aynı onun gibi
Kırık bir hayattır yaşadığınız bölük pörçük paramparça
Dedik ya kabuk tutmaz, bu yara kabuk tutmaz
Başına bir hal gelir kimseye diyemezsin
Her biri bir bıçak sallar yaraya
Şimdi hiç birini affetmiyor, kendi kenarıma çekiliyorum dersin
Yarıp geçemezsin geceyi
Boş ver ihtiyar boş ver kanasın kanamadan boşalmaz ya bu zehir
Yaralı yanlarını toplayıp kaçmaz deli
Gider üstüne üstüne inatla ve iştahla
Buz yakar, ateş üşütür, diken değil gül kanatır deliyi
Deliler hep sevdiğinden konuşur
Deli sevdiğinden konuştukça yarası kabuk tutmaz
İnsanız ya ‘bir damla kan bin endişe’ demiş eski bir şair
Bazısı kanar, kanatır,
İçimize attığımız her yara kabuk tutmaz