Kuzuların AğıdıBoşluklarda sallanıyor Lime lime anılar, Kaldırım taşları eksik… Duvarlarda anlamsız yazılar, Ağaçların gövdeleri yazı tahtası, İpliğe bağlı hayatlar Yumruk olmuş öfke… Savrulan beynin Boş içi, Sadece su var, Adı: göz yaşı. Kulaklar kirişte, Kelimeler üryan, Kime kaldı ki bu devran.! Şu sütunun yuvarlak gövdesi, Yuvarlanıp gidiyor denize… Sindiriyor balıkları Sustu deniz. Batık gemi gülümsedi, Bir dağ başı bulutu, Eğilip baktı merakla aşağı, Şu yayla yolundaki çerçi Ne diye bağırır ki… Alını, yeşilini kapıp gelmiş Onca delice çiçekler, Bayır aşağı oturup Bir testiden su bekler. Mantık tatile çıkmış, Gebe gene bak duygu… Kuşlar çığlık çığlık Gagalıyor pervaneyi, Alt üst olmuş evren Aşağı akar duman. Akıl tatile çıkıp Bıraktı ellerini, Vicdan kahkaha atıp Sızlattı damarları. Açma sakın gözünü, Görme kim gerçek deli. Baş aşağı ruhumun Kim siler ki terini? Ne kolaymış kaçışlar Zig zag çizip öteye. Resmi alıp eline Şiirler yazıp öyle. Dolu versem n’olcak Boş verdim ben dünyaya, Pirenin gölgesine Uzandım dün sessizce. Ne yaylanın yağmuru, Ne bulutun ağıdı Islatmadı yüzümü, Nedense bir gün bile; Kuzuların gözyaşı, Boğdu beni sessizce. 16.2.2010 Serap Hoca |