YÜREK GÖÇÜAy boğarken karanlığı pençeleriyle derinden bir ah yankılanıyordu göklerde kent kent sürgünlüğü yaşamış yürek sevgisizliğe inat haykırıyordu sessizce ince sızı, yürek dokunuşuydu bu haykırışlar ve yankılanırken göklerde bir el dolanıyordu sessizce feryatlar duyulmaz olmuş, sancılı bekleyiş can bulmuştu yaşanmış ve yaşanacaklara inat susmuştu yürek lâl olmuştu haykırmak bağırmak isterken derinlerinde biriktirdiği sevgiye dair kelimeleri bırakmıştı gökyüzüne harf harf hece hece sayısız inanışlara ev sahipliği yapmış sayısız sevgiyi barındırmış bu yürek suskunluğun kahredici gölgesine sığınmıştı çaresiz, kifayetsizce... Kahroluşlar dökülürken dudaklardan yürek suskunluğu seçiyordu haykırmak isterken yaşamla ölüm arasında ki ince çizgide umuda dair düşler kayboluyordu solan gülün esareti bülbüle dem vururken ayrılık kalıyordu her seferinde elinde... Yırtılmış kağıt, ucu kırılmış kalem hepsi dağılıyordu parça parça sevgisizlikte aldanışlar, inanışlar boğarken esareti ellerde kelepçe, ayaklarda pranga çelimsizce sürüklüyordu bedeni kent kent isyan etmek isterken yürek, sevgisizliğe susu/yordu kahreden bir susuş, çıldırtan bir yaraya dokunuş mahkumiyet yaşanıyordu bir kere kimi zaman teslim olmuş, kimi zaman özgürlüğü tatmıştı şimdiyse yürek göçünü yaşıyordu sonsuza dek kelimeler yetersiz sözcükler anlamsız... Sustu gök, sustu deniz, sustu deli dalgalar sustu bu yürek Sus... Sus...tu... Hülya Akyıldız |
Bazen susmanın erdemliliğini yaşamak zafere götürür
susmayı bileni..Hüzünlü bir şiir okudum sayfanızda,
yaşanmışlıkların acı devirleri vardı mısra aralarında..
Şiirselliğin her vasfı vardı şiirde kutlarım TEBRİKLER..
Selam vede muhabbetlerimle Allaha emanet ol..yunus karaçöp..yudumyunus