kırık karanlık
Soğuk bir gecenin kanayan ateşiyle uyanıyorum sabaha.
Sensizlik üzerimde kol geziyor gözlerimde. Mavi bulutların ardı benim… Ya kalacak ya gidecek… Son yolcudur bahtiyar ; Ya durmadan gidecek, Yada kalıp benle son kez ölecek… Bir bulut olup yükselecek, Belki de bir gün sağanak yağacak… Güzelliğini kızıllaştırdıkça güneş, Bende yanacağım , elbet sen de bende yanacağım… Kaybolup gideceğiz gözlerden ırak. Son kez mektubumuz olsun bu öpücük. Ya konar Ya konmaz Elbet bir gün öpecek… Bağrımı yırtacağım ve son kez senin için haykıracağım. İlk bakış benimdi. Son bakışında da ben olacağım. Gözlerim kayıp giderken, Alacaksın artık son şiirimi. Olurda dolarsa gözlerin derinden bir ah çeker gibi O zaman ben de, Bende içinde bir yerde ağlayacağım. Bözüleceğim bende bir garip gibi Deli köşende tutuşacağım. Alevlerim alacak ; Önce beni sonra seni… Ama mutluyum, Çaresizim yine mutluyum Mutluyum artık son defa , Çünkü senle yanıyorum… İlk ateşim ilk görüşümle başlamıştı.. İlk gülücüğüm de son gülüşünle bitmişti. Artık bitmişti her şey kalan bir tek gözlerindi. Ona da ben kıyamazdım bakmaya… Yapabilsem bile titrerdim … Yanardım, kül olurdum o zaman. Vakit aylardan bir sonbahardı. Sabahın kör bir vakti. Karanlık bitip ışık doğuyordu kızılımsı mat bir mum gibi |