ANLAT ÇOCUK
Bu toprağa beraber düşenlerin,
Omuz omuza göğüs göğüse dövüşüp; Koyun koyuna yatanların arasında Nicedir, ayrılık rüzgârı eser imiş. Aslında sen senmişsin yıllardır, Ben de ben sadece Hepimiz Anadolu’dan gelmemişik esasında Sen Plüton’dan, bende daha uzak doğudan, Ne Truvalısı, ne de Hitit’i var olmuş dünde Bugün de ütopyaymış zaten beraberlik denen İnanma bunlara sen, çocuk En iyisi, kapa kulaklarını Edepsiz kelimeler duyuyormuş gibi Zira bu halkın ayrı gayrı bilmesindense; Yok olması daha iyidir. İşte bu sebepten bir gün, Pazar yerinde, elinde üzerine bağlı bombanın Pimini tutan bir şair görürsen eğer, Sakın şaşırma bakayım, Sadece izle ve gör, Bak, ölüm herkese nasıl eşit davranacak? Pimi çektiğinde bu adam, Anlaycaksın ki; Ölüm yine kimlik tanımamış olacak Düşen baş, kopan kol için üzülmeye kalkarsan da Bir avuç insan niyazi olmuş demektir, Fakat bir avuç insana anlatabilirsen sen Barışı, kardeşliği, Dostluğu ve sevgiyi Bu şair, Kim bilir, daha eli kadın eline değmeden, Bilmem kaç yaşında Dipsiz kuyularında cehennemin, Bir hiç uğruna Yanmıyor olacak. Durma çocuk! Anlat, onlara anlat! |