ELVEDAŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Daha önce düz yazı şeklinde yayınlanan bu çığlık,
.......................seslendirildiğinde sanki biraz şiire benzedi. Bilmem siz ne dersiniz? Paylaşmak istedim.
Merhaba Yürekkuşum
Biliyorum, sen de gideceksin. Sen de kaybolacaksın zaman’ın kaybolduğu yerde. Ve senden kalan tek şey anıların olacak yüreğimde. Ne zaman acılar içinde olsam, hayalin tutacak ellerimden. Şevkatle okşayacaksın saçlarımı.Göz yaşlarımı sileceksin için titreyerek. Ne zaman yaşamaktan bıksam, karanlıklar içinde kaybolsam, yaktığın ışık aydınlatacak yolumu. Yaşama sevincimi sende bulacağım. Üşüdüğüm-de bana bıraktığın sevginle ısınacak, yorulduğumda bakışlarının gizemli sessizliğinde dinleneceğim. Biliyorum, ayrı dünyaların insanlarıyız. Sen özlemlerinle ve yüreğin de taşıdığın eşsiz güzellikteki duygularla mutluluğunu arayacaksın. Ben ise tam tükendim derken, yeniden yeşerttiğin umutlarıma sarılıp, kaçınılmaz bir sona doğru istemsizce yol alacağım. Ama güzel olan, bu sevgisiz ve hoyrat dünyada yaşadığımı unutup,yeniden var oluşumu senin sevginde bulmak olacak. En güzeli ise, hiçbir şey beklemeden ve hiçbir şey istemeden, sonsuza dek seni sevmek olacak. Biliyorum, tam seni bulmuşken, sensizliğe alışmak zor olacak. Riyasızca ve hiçbir önyargımız olmadan, yalnızca sevgi ile paylaştığımız o güzel zamanları, o insanca duyguları çoğaltmak artık mümkün olmayacak. Gideceksin, belki de hiç dönmeyeceksin. Bir an olsun anmayacaksın beni. Senin için hissettiğim en saf ve en temiz duygularımı geçmişin çöplüğüne paslı bir teneke gibi terk edeceksin. Ben ise, sensizliğin bana verdiği acılar yüreğimde büyüdükçe, sana olan sevgimi dokuyacağım zamanın durmayan tezgahına. Biliyorum, ölüm beni de alacak kucağına. Tıpkı bir annenin bebeğini okşarken ona verdiği huzur gibi, bütün acılarıma son verecek ilk dokunuşunda. Bana vereceğin acılar ancak o zaman son bulacak. Ancak o zaman sönecek umutlarım. Ve ancak o zaman hiç karşı koymadan teslim olacağım yokluğun mutlak gerçeğine. Ama sevgimi ve duygularımı asla teslim etmeyeceğim ölümün soğuk ellerine. Bir gün sen de geleceksin, o sonsuzluğun ve hiçliğin hüküm sürdüğü yere. Ama bu, senin yalnızca bedeninin sonu olacak. Oysa güzelliğini ve beni yeniden yaşatan, ruhunun duygularımda yansıyan varlığını sonsuza dek ölümsüz kılacağım. Biliyorum, bana asırlar gibi uzun gelecek, gerçekte ise kısacık olan yaşamım bir gün son bulacak. Ama sen hiç ölmeyeceksin. Bütün güzelliklerini tek tek anlatacağım şiirlerimde. Öykülerimde ve romanlarımda senin varlığını ölümsüzleştireceğim. Bu çirkinlikler ile dolu dünyada, karanlık bir gecede ışıl ışıl parlayan yıldızlar gibi, senin güzelliğin sonsuza dek aydınlatacak tüm evreni. Biliyorum, gideceksin. Hadi, durma git. İstersen bir daha hiç dönme geriye. Ama kısacık bir zamana sığdırdığımız ve içtenlikle paylaştığımız duygularımızı, o en güzel anılarımızı ve umutlarımı sakın alma elimden. Bırak , hepsi düşlerimde yaşamaya devam etsin. Bırak ki, onlardan sonsuza dek yaşayacak bir tanrıça yaratayım. Elveda Yürekatışım |
o'na da gelecek sıra
ama, bir bilsen
ne boncuklar var avuçlarımızda
dizilecek yürek atışlarımıza