Malayani De Olsa Israrımsın
hayrettin taylan
gidişinin üç yüz atmış beşinde beş yüzüm eskidi alışmak çok güzeldi sen yıllara güzelken Yokluğuna alıştırmalar yaptım sayfa sensizlikle sayfa kendisizlik arasında yüzüğünde bin yüzüm yazılı,yazgının kalemi yok Yüreğimde bin tane sen bırakıp giden güzel unutulma masalındayım salım açılır göz pınarlarına Yaşanmamış hiç yaşanmamışlar dalgasındayım asla yaşanmayacakların selinde kayıp kayalarım sürüklenir Seni sevdiğim gibi ,seni unutmayı öğrenemedim Bir gün çekip gitmenin salıncağında aşk telim koptu hoşluğuna sallanıyorum boşluğuna hayıflanıyorum sen bir daha geriye dönmeyişin meşalesini taşıyorsun acılar mağarasında Çünkü sen hak etmediğin gündüz karanlıklarında üşüdün bense hep seni seven denizlerin ruhunda, Gemilere hazların dalgası oluyorum ihanet ile sükunet arasında Pusulayı yeni bulmuş şeytanların gece yarası aşk arasında heyecanı olan can kırıkların kırılmalarındayım Bu su limandan değil bu liman sonların suyundan anlık kaçışların huyundan bu limana sığmayacak kadar meşrebin vardı sevdalar okyanus kadar temizdir sevmek okyanus kadar durudur ama hatalar da fabrikanın atık suları gülüm aşk dervişin,huzur ermişin şimdi viran bağlarında oysa senle yaşıyordum hıran bağlarında Gezginci özlemlerimi taşıyorum hicran rayında Bu yüzden yollarım sana sunulmuş gelecek sayısı dolaşıyorum sol yanında, ulaşıyorum Ummanlarının umuduna seni arıyorum sende değil unutamadığım bende içimde ,dışımda senli işlenmiş sevi tümceler zikirde bu yüzden ne desem her senle aynı fikirde na mümkünlerinde künyem okunur Kaybetmenin kıyamında adın secde eder yeni geleciğime çekip gitmenin gereklilik kipinde sensizliğe çekimlenmek gereksiz Beklemek kaknus küllerinde arınmak gibi dem dem her gece Dönüşü olmayan düşünüşlerin düşünde düşman değildir aşk ve hayat inan ki bu sevda ,bu seni çok isteme aşktan değil, benden değil içten ta içten |