YAZIK 4
Bir elmanın iki ayrı yarısıydık biz içimize kurt girse de
Kimse sevemez seni benim kadar seviyorum dese de Bu acımasız ayrılık hasreti ömür boyu sürüp gitse de Yar senin için sevdanın ateşiyle yanan yüreğime yazık Hep uzaktan sevdim seni de hasret ateşiyle yandım Asıl adım hasret çeken, gurbet oldu galiba lakabım Seni özlerken suskunluğumdan kururdu dudaklarım Yar senin için kuruyan dudaklarımın susuzluğuna yazık Ne kolay olurdu seninle iki dünyada yaşamak derim Sesimi duyacak ve geleceksin diye yıllarca bekledim Şafak zamanından önce sahurda duaya kalkardı ellerim Yar senin için gece vakti duaya kalkan ellerime yazık Yanıp tutuşan duygularımı senin gözlerinde okurdum Sarı şekerim kalbimin anahtarını da sende unuturdum Bilmiyorum yıllarca sana ben hala neden vurgundum Yar senin için harcadığım o umut dolu yıllara yazık Soğuk namlu ucu doğrulmuş gibi bakardı da gözlerin Kutup yıldızı gibi yön verirdi bana can parem sözlerin Ben seni gece dünyanın güneşi özlediği gibi özlerdim Yar senin için hasret ve özlemle bekleyişlerime yazık Sevda çiçeğim ben seni senden bile fazla sevmişim Akşamüzeri gün batımı gibi geldi mecburen gidişim Döktüğüm gözyaşlarımı gelip silmediğindendi silişim Yar senin için döküp silmediğin gözyaşlarıma yazık Ben sana sevdam için kendimi kor ateşlere atmışım Nasıl da kanmışım sana, sahte sevdalara inanmışım Şimdi gerçek aşkımı buldum, sana boşuna yanmışım Yar senin için yandığım da, boşa geçen günlere yazık Feyzullah Kırca Akbaşlar Köyü / Dursunbey |