HOŞÇAKAL...
Gökyüzünün mavilikler kuşandığı bir ilkbahar sabahı.
Rüzgârın büyülü melodisi kulaklarımda, Bugün son kez merhaba adresimize yürüyorum. Kardelenin yürekli sevdasıyla, ELVEDA sözcüğü çıkmalı bu kez dudaklarımdan. Güneşin üşüyen umutlarını alıp, Yorgun adımlarımla sana doğru yürüyorum. Dilimde senin sevdiğin; Baran bari türküsü. Ağlayan gökyüzü yağmur damlalarıyla eşlik ediyor gözyaşlarıma. Şaşkın bakışlarıyla bir çiçeği dalından koparıp, Ölümüyle süsleyip teselli veriyor bana. Küçücük bakan ama evreni kucaklayan gözleriyle, Mendil satan gül bakışlı çocuk. Yol tükeniyor, türkü tükeniyor, ben tükeniyorum. Yine Sen açıyorsun kapıyı, Ela gözlerinde boğuluyor, olduğum yerde dona kalıyorum. Sonra sen yine her zamanki gibi umarsız sırtını dönüp gidiyorsun. Sana can diyorum can; dilim tutuluyor konuşamıyorum. Sarılıyorum sonra bir daha hiç bırakmak istemiyorum. Bırakırsam bir daha sarılamıyıcam. Ellerim kelepçeleniyor ellerine, son kez sıkıca tutuyorum. Bırakırsam bir daha tutamıyıcam. Aslında hazırlıklıydım zaman tükenecek ve ben sensiz kalacaktım. Sonunda elveda demem gereken bir sevdaya mahkûm etmiştim kendimi. Güneşin üşüyen umutları artık yorgun bakışlarıyla batmakta. Kızıl bir bulutun ardına gizleniyor yakamozların selamında. Gitti mavi benide ardından çağırırcasına dağların ardına. Artık gitme zamanı kızıl düşlüm düş kâbusa dönüşmeden gitme zamanı. Ben sana sırtımı çeviremem, son kez sarılalım ve önce sen git, Ben yola yalnız devam ederim düşe kalka yürürüm. Mendil satan çocuğun armağanı, ölümüyle süslenen bu çiçek sende dursun. Yolun açık olsun yasemen çiçeği kokuşlum. Yine yüzünün kıblesine okuyamadığım dualarla uğurluyorum seni. Ağlıyorum şimdi ve gözyaşımda ıslanan toprağın ıssız bakışlarına göçüyorum. Seni Yaradana emanet ediyor ve her sabah gülüşünü bekliyorum. Toprağın ıssız bakışlarının altında… Hoşçakal yasemen çiçeği kokuşlum. LALE ÇUYRAK |
Yorgun adımlarımla sana doğru yürüyorum.
Dilimde senin sevdiğin; Baran bari türküsü.
Çok GüzeL Kalemine, Yüreğine Sağlık Şair.