KURDELE BAĞLASINLAR...

Makam, mevki, para
Zevk-i sefa
Hangi yatta
Hangi katta
Saça- savura
Bu ay hangi araba
Oh ne a/la !
Kimin umurunda
Üç günlük dünya
Görmezse gözler
Perde var sanma
Duygu ne gezer
Robot misali, kurma
Aç yatanların
Ve/ba/li sana
Yüzlerce çocuk
Ağlıyor yarınlara
Ahkam kesersin
Günaha, sevaba
Bu ne perhiz
Bu ne lahana
Aslında ağ/la
Haline dur/ma
Dünya kalmadı
Sultan Süleyman’a
Kurdele bağlasınlar
Mezar taşına...


HAZAN
2009
------------------------------------------------------------------------------------------------
Çok güğzel ve harika yansıtmışsınız, son derece anlamlı ve güzel şiirinizde, Türkiyenin içinde bulunduğu durumu ve Türk halkının nasıl horlanıp sömürüldüğünü Hazan hanım. İşte bizi güçsüz kılan bu durumdur. Bu nedenle gerektiği gibi eyitilemez halkımız, bu nedenle suskun ve içine kapanaıktır, korkutulmuş, ürkütülmüştür. Hep söylüyorum cahalettir bütün kötülüklerin sebebi, anası - babasıdır, diye. Televüzyonlara bakınız... Bir iki kanal hariç, bütün kanallar uydurma, oyalayıcı, aldatıcı, gerçek dışı haberlerle aldatır, yanıltır, anlamsız, ahlak dışı şovlarla, oyalarlar halkımızı. Dünün solcuları, hak ve hukuk çığırtkanlığı yapaanlar, sözüm onlara liberaller, Tutucu gazete köşelerini tutmuş, sabahtan akşama açılım - saçılım çığırtkanlığı yaparak, demokrasi havarileri kesilmişler. Sürekli TSK lerinin aleyhinde atıp tutarlar, etkisini ve gücünü sıfırlamak isterler. En büyük dertleri, Ruhban okulları, ekümenüklük, etnik insan yapımızı sürekli kaşıyıp kanatarak, insanları din ve mezhep ayrılıklarına kışkırtmak. Azınlık haklarınının yokluğuna kışkırtırlar toplumumuzla yekpare olmuş güzel insanlarımızı. İşte bugün Güzel Türkiyemizin içine düşürüldüğü çok sakıncalı, karmaşık, acı ve kaotik durumun sebebidir; Entel liboşlarımızın, her gün her saat kışkırtmalarının sonucudur, yaşadığımız üzücü karmaşaların tümü.
Hiç birisi, halkın yaşamıyla ilgili sorunları işlemezler. Çarşı pazar ateş, alev alev yanıyor, ilgilenmezler. Halkın açlığı, tokluğu, cahaleti, menşei belirsiz hastalıkların pençesinde kıvranmaları onları asla ilgilendirmez. Varsa- yoksa TV. lerin reytiğ, gazetelerinin tiraj davası. Anlamsız ve yararsız reklamlarla halkın beynini yıkayarak, çocuklarımızı çok kötü tüketim alışkanlıklarına yönlendirerek, tiksindirici reklamları habire pompalarlar. Dünyanın Hiç bir ülkesinde, hiç bir halk böylesine vahşi bir ticaretin pençesine, zalimce,duyarsızca terkedilmemiştir. Hepsinin tıkırı yerindedir ticaret yapanların. Tuzları son derce kuru. Kriz - miriz vız gelmiş onlara, asla etkilenmeleri söz konusu değil, tersine çok daha fazla kazanarak alabildiğine palazlanmışlar. Halkımızın tepesinde, sıradan insanımızı horluyarak, yoksunluklara razı ederek, bal içinde börekler gibi yaşıyorlar.
Bu yoksunluklar içersinde, hiç bir halkın direnme gücü olamaz. Eğitim ve gelişim imkanı bulamaz insanlar. Kabuğuna çekilip korku içinde," bir lokma bir hırkaya razı olmuş" şekilde beklerler. İstediğimiz kadar suçlayalım," Yanlış, yapıyor, direnmiyor, paket gıdalar, kömürler çuvalları, nevale torbaları bekliyorlar" diye. İstediğimiz kadar yırtınalım, hiç bir demokratik sonuç alınamaz, insanca yaşam koşullarını yakalayamaz, sindirilmiş, korkutulmuş toplumun bireryleriyle.

Aydınlarımız... yurtsever aydınlarımız ortaya çıkıp, ATATÜRK misali örnek olacaklar... cesaret gösterecekler... Gerçek inançlı aydınlarımız seslerinini duyuracak, halk üzerindeki hurafe baskı ve korkularının yokedilmesini sağlayacaklar. Din ve inancı çıkarlatı için kullanan sahtekarlarıın, günahkarların, maskelerini düşürecekler, laiklik öyle savunulur, böylesi cesaretli atılımlarla laik olunur. Çünkü, Bugün halkımız bu konularla da müthiş korkutulup istismar edimektedir. bütün dünyanın kabullendiği laikliği "dinsizlik" diye nitelendiriyor bağnazlar. Gerçek mümin ve müteddein aydınlarımız, halkın önünde, içinde, yanlarında bulunmalıdırlar. Özgür bir toplum ve millet olmanın bu çağda başka yolu yoktur. Toplumun her konuda gelişmiş, fikri hür, vicdanı hür insanları harekete geçmedikçe, cesaretle hak ve hukukumuzu savunmadıkça, özlediğimiz imkan ve uygarlığa kavuşma olanağı olamaz. Biz millet olarak bu yoksunluğu yaşıyoruz bugün. Değerli dost şairim

Anlamlı, harika mesajlı, alabildiğne tolumsal içerikli dizelerinizi ve sizi Gönülden kutluyorum, değerli şairem
Kemal Polat





kempol tarafından 1/6/2010 5:09:57 PM zamanında düzenlenmiştir.