İLK KEZ
Sessiz bir çığlık doğuyor du gecede.
Yıldızlar aralarında bağrışıyordu. Ay herzaman ki gibi pırıl pırıldı. Mevsim uzun uzun ağlıyordu. İlk,göz bebeklerinle gülmüştün bana. İlk o anda titremişti kalbim. Son kez yine birlikte bakmıştık ay’a. Şimdi yıldızlarda kimsesizim. İlk,sahilde ellerine kenetlenmiştim. Denizi kovalayan dalgaları izlerdik. İlk seninle bir uçurumun kenarına gelmiştim. Bağırdıktan sonra uzun uzun beklerdik. İlk kez bir geceleyin öpüşmüştük. Dudaklarımız kör bir ateş gibi yanıyordu. Birden sabah olmuştu,gülüşmüştük. İhtirasımız giderek artıyordu. İlk kez bir sonbahar günü,birlikte ağlamıştık. Göz yaşlarımız bir yaprak gibi teker teker dökülüyordu. Sonra sımsıkı sarılmıştık. Saçların yasemin kokuyordu. Bir akşam üzeri,son kez uçurumun kenarına gelmiştik. Uzun uzun öpüşüp,bakışmıştık. Hatta dayanamayıp sımsıkı sarılmıştık. İlk ve son kez orada ayrılmıştık. MUSTAFA TÜRKYILMAZ |