3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1142
Okunma

Aşka kurşun sıkılmıştı en sonunda,yaralıydı belki kurtulacak,yaşayacaktı.
Gerçekten yaşayacak mıydı? Gönül köprüsü yıkılmıştı bir kez artık yaşansa ne fayda.Aşkın yörüngesi çoktan kaymıştı, yaşanılanlar bile yaşanılmamışcasına kayıp gidivermişti.Hayat ne garipti böyle.Bir sabah uyanıveriyorsun bir başka hayata adım atıyorsun.Sevgiler, mutluluklar seni terk etmiş acılar,ızdıraplar,üzüntüler yanıbaşında sanki hep sendeymişcesine içine doluvermiş.Mutluluklar,sevinçler rüzgarın kucağında senden çok uzaklara yeni limanlara sığınmak için çoktan yollara düşmüştür bile. Bir başınasındır.O hiç gelmemişcesine, onunla hiç yaşamamışcasına o artık ardına bile bakmadan senden çok uzaklara gitmiştir.
Gitmiştir gitmesine de acaba yüreğinde senden birşeylerde götürmüş müdür? Bir gün yine gittiği gibi döner miydi?
Sorular cevapsızdı.
Herşey, tek gerçek olan, tek hecede saklıydı "AŞK".
Bir yudum sevgiydi aşkımız
Doya doya içen sen
Susuz kalan ben oldum
Kitaplara sığmayan bir hikâyeydi aşkımız
Yazan sen
Okuyan ben oldum
Bir ateşti aşkımız
Yanan ben
Savrulan sen oldun
Bir tomurcuktu aşkımız
Açan ben
Deren sen oldun
Denizler kadar büyüktü aşkımız
Dalgalar ben
Kıyıya vuran sen oldun
Bir kuş kadar özgürdü aşkımız
Uçan sen
Kanadı kırılan ben oldum
Dağlar gibi geçit vermezdi aşkımız
Geçen sen
Yolda kalan ben oldum
Bir rüyaydı aşkımız
Gören sen
Uyanamayan ben oldum
Ünal TÜRKOĞLU