Padişahın KızıGüçlü bir padişahın, güzel bir kızı varmış Pek narin endamını, çaresiz, bin dert sarmış Toplamış tabipleri, şifa ümidi ile Verememişler ümit, olamayıp vesile Ve tellallar çıkarmış her tarafa duyurmuş Hazineler vadedip, acil emir buyurmuş Çıkmış bir bilge kişi, teklifini arz etmiş Dertsiz insan gömleği, bu elim derde setmiş Adamlarını salmış, arayın bulun çabuk Kızım elden gitmeden, yaram tutmadan kabuk Her yöne dağılmışlar ve herkese sormuşlar Bulamamışlar yazık, binekleri yormuşlar Her kul dert ile dolu biri birinden beter Gayri dönelim artık, bu kadar çile yeter Perim perişan halde, gersin geri dönerken Rastlamışlar çobana ümitleri sönerken Son bir şansımız kaldı bir de buna soralım Huzur-u padişaha bari böyle varalım Selam kelamdan sonra hey çoban derdin var mı? Bu geniş dağlar taşlar söyle sana da dar mı? Yok, hayır demiş çoban hiç derdim kederim yok Kavalımı çalarım, neşem sevincim pek çok Tamam, bulduk demişler nihayet dertsiz bir er Gömleğini ver bize, olalım sana nefer Hayretle bakmış garip ne gömleği ağalar Bir kavalım var benim, bir de var yüce dağlar Netice anlamışlar derdin membaı mal mülk Yer kemirir insanı o kanda gezen sülük Gayet acı olaydan bir güzel ders çıkarıp Anlatmışlar sultana mahzun, mukadder varıp Garibî hikâyeyi şiirmiş gibi karıp Derdimizin üstüne koydu ilaçla sarıp… Garibî-Salih Yıldız……..26.12.2009 |
Tebrikler, teşekkürler.
Dikkatinizden kaçan bir iki yer ilişti gözüme.
"Hazineler vaat edip" ,"vadedip" derseniz hem doğru yazılmış hem de hece fazlalığı ortadan kalkmış olur.
"bir de buna soralım"
"bir de var yüce dağlar" "de" ekleri ayrı olmalı.
Kaleminiz daim, ilhamınız engin olsun.
Selamlar, sevgiler...