Kapatalım Mevsim KapılarınıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Efkârı savurdukça dudağımızdan dokunulası bir hüzünle kavrulur yüreğimiz. Tersine yürüdüğümüz susku/nun yollarında düşler salıncağı sevdaya sallar bizi. Enkazı kalkmamış aşk’ların günaydınları süzülür sarnıçlarımızdan ve biz avuç avuç sularla her sabah yorgun yüzümüzü yıkarız.
Silkeledikçe sancının vuslatını
Dizlerime koy sevdalı başını Yürü kozalaklı ormanlarımda Çocuk düşlerin yanında olsun Kırıntı sevinçlerimle bul beni. Bir hamak yaptım gülüm sana Gün ışıklı denizleri aş da gel Pulların dökülsün şakaklarıma Üfle yüreğime, mızrabınla sev Gerdan kır, titre şarkılarıma. Attım tecrit korkuları yüreğimden Yırttım hüznün kirli yorganlarını Koynundan çıktım zifiri anıların Sana, ışığına sevdalıyım ay gülüm Ceylan sekişlerinle sokul sağrıma. İzimi sür yine kartal gibi semalarımda Aşkın pikesiyle süzülüver ovalarımda Yüreğindeki vefayla yerleş odalarıma Göğsündeki şifayla kurul sofralarıma Merhem ol geçmişimin sızılı yaralarına. Göçlere vurdum kervanlarımı, çöllerdeyim Mavi bir gök altında, sevda denizindeyim Suskun ağıtlarıma aldırma, hep seninleyim Ayın şavkını astım çadırıma, özlemlerdeyim Kapatalım mevsim kapılarını, üşümekteyim. Selahattin Yetgin |