ben seviyorum sembolik olan Behire ve Bekil aşkını sanırım hep yazacağım tek taraflı aşklara
turuncu adımlarını sardın peşime Behire ıslak dokunuşlu çocuklar bıraktın geçmişimde üryanlığımdan şimdi utanıyorum Behire Ki sen onbeşindeyken çok geçti ölmek için çıplak ağlamaları doğmamış ceninlerin,hâlâ gözlerimde ve nû kalmış sokakları seriyorum üzerime ab-ı hayat serinliğinde,kan çekiliyor hücrelerime hazin fonlu akşamlardaki gibi sendeliyorum ismini aşkın tutkusu kalmış ceplerimde,kütüğüme düştü gülüşün kirpiklerini öne alıp,sarhoş olmayı özledim Behire..
ucu kırık saçların gibi gerçektin sende Behire biraz donuk,biraz hüzün kokardı bakışların geceleri devirirdin kahverengi okunmuş meylerin tadı değince dudaklarına zaten leylak kokusunu sarmıştın o rengin açık sarıya kaçan saçlarına başını yastığının altına çekmenden anlıyordum ürkekliğini, uğraşım olmuştu bir al elyaftan yapılmış kan kırmızı nevresim kim demiş ki kolaydır seni sevmek, öyle zor,öyle zor ki Behire hangi parmağımla dokunayım tenine,hiç bilemedim Behire..
ebruli günahlarım var benim,senin ise şeffaf sevapların ayak diplerimden başlıyor Rabbim’e el açmalarım nihavent çıkıyor konuştuğum dil,Behire sevince Rumeli’yi görür gibi bir nilüfer perdesi saklımda,avaz avaz bağırır gibi ilan-ı senden Behire,üşüşmeyecekler artık peşine nakışlı gözlerinle duracak bir dakikalığına hayat şiirler dize gelecek güzelliğinden, şairler uykuya dalacak bir benim gözlerim okuyacak seni Behire düşlerin yarış edecek,dilemek için bizi..
bir tek kurşuni geceleri sakladım gözlerimde, gözlerim lâl oluncaya kadar konuşmayacağım öldükten sonra bırakmıyorlar beni peşine secdesine kapanacağım sessizliğinin,dudak büzüşünü besteleyeceğim rotamı eflatun yanaklarına çevirip,sus,pus eyleyeceğim geceleri bir ay tutulması sabahında,aşk ney üflüyor ikimizin duasına bir mora çalan gözlerini aç Behire, evler kuralım karanfili senin kokundan incecik tenine bir gelin süsü,bir al duvak olsun açık sarı saçlarına yastayım Behire,bir dünya gözlerimde o da seninle..
akasyadan tutuşturur ellerime saç telini, derin bakan gözlerin sokamam ellerimi ceplerime, ölürüm!
Bekil’den düşen bir güz, düşer gidersin ardından soyununca yalnızlığından
bir Behire aşkına , milyonlarca Bekil ah u zâr sen bilemezsin
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Ab-ı Hayat Behire(Bekil'den) şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ab-ı Hayat Behire(Bekil'den) şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
ebruli günahlarım var benim,senin ise şeffaf sevapların ayak diplerimden başlıyor Rabbim’e el açmalarım nihavent çıkıyor konuştuğum dil,Behire sevince Rumeli’yi görür gibi bir nilüfer perdesi saklımda,avaz avaz bağırır gibi ilan-ı senden Behire,üşüşmeyecekler artık peşine nakışlı gözlerinle duracak bir dakikalığına hayat şiirler dize gelecek güzelliğinden,
öyküsel anlatım zaman zaman şiiri ses yada amaç olarak yıpratabilir.bazılarına göre ise şiir bir üst dildir ve söyleyebildiğiniz cümleyi şiire koymanıza gerek yok der..burada özellikle seçtiğim kısımda ses ve uyum anlamsal incelik bu tezleri bozuyor..ustaca kotarılmış bir çalışma olarak gördüm.
içerik olarak sa her okuyanın biraz kendini koyabileceği duygu sağanağı..güzel işlenmiş hüzün..Herkesin bir behire si vardır..ancak çok özel ve duyulmamış bir isim olması şiire gizemli bir duruş katıyor
bir tek kurşuni geceleri sakladım gözlerimde, gözlerim lâl oluncaya kadar konuşmayacağım öldükten sonra bırakmıyorlar beni peşine secdesine kapanacağım sessizliğinin,dudak büzüşünü besteleyeceğim **************************** Çok manidar, çok güzeldi. Takdirlerim ve sevgimle çokça!
"Şiirin Hikâyesi
ben seviyorum sembolik olan Behire ve Bekil aşkını
sanırım hep yazacağım
tek taraflı aşklara "
Susmasın kalemin kardeşim,
yaz sen hep....
Kutlarım güzel yüreğinin sesini
Sevgimle hep/