Ruhani...
Ruhani...
Defterim de karalanmış onca sayfa var, Kimi yapraklar buruşturulumuş koparılmış, Bir köşede çöp kutusuna dahi atılamadan yerde sereserpe; Bir üzüntünün bir yıkımın ezgilerini taşıyorlar... Ellerimde yaralar taze taze, acısı dinmeden başlıyorum duvarları yumruklamaya... Avuclarımda nasırlar; tarlada çalışmasa da kaldırdığı ağırlıkların anısı var onlarda. Çok geçmeden terler kanlar boncuk boncuk damlıyor avuçlarımdan aşağıya. İsyan değil, kılıç kuşanmaktır bu yaptığım. Hayata inat, hayatı çekilmez hale getiren bu insanlara inat. Ne çarem var ne derdimi bilen. Zalimin karşısında sadece bir yürek var. Elinde kılıcı göğsünde imanı... Kurşun yesem yığılmam, top patlasa parçalanmam. Ben bir haklılık savaşı içindeki ruhum, ölen bedendir. O ruhu öldüremezsin. Serhat Zorlu |
Hayata inat, hayatı çekilmez hale getiren bu insanlara inat.
Ne çarem var ne derdimi bilen. Zalimin karşısında sadece bir yürek var.
Elinde kılıcı göğsünde imanı...
Kurşun yesem yığılmam, top patlasa parçalanmam.
Ben bir haklılık savaşı içindeki ruhum, ölen bedendir. O ruhu öldüremezsin