İSTANBUL'DA BİR EVDE
İSTANBUL’DA BİR EVDE
Ne güneş vurur gündüzleri. Ne ay doğar gecede. Bu yoksulluk dolu evde Üç can yaşarız. Çıplak salon bomboş oda Dolaşır bir aşağı bir yukarı içerde; Açlık, işsizlik, Mutluluk beraberinde Aydınlık gelecek dolaşır bizimle. Terketmeyen bıçaksırtı düşünce. Nem kemirir gövdemizi Kapıyı pencere demirini Kemiremez düşünceyi. Penceremizde perde yok. Rüzgâr girer, yağmur girer Karanlık süzülüp girer. İçeri yılgınlık girmez Kokuşmuşluk pusuda beklese de ... Bir tutam yeşil gözükmez, İrem bahçesi içimiz. Bir yudum mavi gözükmez, Büyük Okyanus gönlümüz. Yiğitlik türküleri çığırırken biz Kapıyı vurdu bir tanıdık. Kapı aralandı, daldı içeri Gelen ayrılıktı ayrılık. Üç can indi bire İstemesem de düşündüm bir an Girdi mi içeri pusuda bekleyen? Ağustos 1983 Beşiktaş |
Dolaşır bir aşağı bir yukarı içerde;
Açlık, işsizlik,
Mutluluk beraberinde
Aydınlık gelecek dolaşır bizimle.
Terketmeyen bıçaksırtı düşünce.
yuregine ve kalemine saglik sair
sayin baharca57 nin siirini okuyunca, siirinize hak vermemek elde mi?
yurekten kutlarim
saygi ile