HAYKIRMAK YADA SUSMAK
Tuz buz olmuş hayatın
Dumûra uğramış düşlerin Ortasında yapayalnız Çaresizliğin kucağında Uzanacak eller ararsınız, Açlığını yaşarsınız, Şefkatli bir bakışın, Tebessüm sıcaklığının. Yüreğiniz sığmaz kafesine Nefes alışlarınız öylesine bagırır ki Çıkıp Erciyes’in tepesine Haykırmak istersiniz delicesine Korkuların pençesinde Duygularınız esir olur Düşünceler ikileminde Hayallerin kaybolur Susarsın… Bakarken göremeyince gözlerin Anlamsızlaşır birden sözler Hissedemez olur yüreğiniz, kırılgansınızdır kırılır Hayata küsersiniz Tek dertli kendiniz sanır Kuytu bir köşeye çekilir, Çilesini çeker gibi: Elde edemediğin, Avucunun içinde Kartopu gibi eriyen, Sevdanın ,Düşlerin peşinden Ağlayarak susarsınız Yorulunca bir soluk gibi Düşlerininizin yanına kıvrılır Kalan yılları gözbebeklerinizle Rüyalara bırakır Hayata uyanırsınız. Mustafa USLU Mart- 2009 Kayseri |