vakitvakit varken yürüyelim sahil kenarında ya da tarlaların ortasından geçen toprak kokulu bir yolda ellerin ellerime sıfır kilometre uzaklıkta olsun yapışık bulutlu mavi göğün altında gülümseyelim öylesine bizi solukla besleyen hayata vakit varken selam gönderelim eşe dosta şehir parkında oturalım üzeri iç içe geçmiş kalplerin bıçak ucuyla çizildiği bir bankta hayran kalalım her bakışta yeniden bizi farklı göstermeyi beceren sihirbaz ruhlu hayata vakit varken uzun bir roman okuyalım kahramanlarıyla dertleşelim satır aralarında dostlarımızı tanıtalım sevginin evrene dar gelen bedenini ve evrenin bu yüzden giderek genişlediğini Galile’nin boş yere ölmediğini anlatalım Gorki’nin hayalle besleyip hayata bağladığı kahramanına ve sevgilim henüz vakit varken yani ölüm mesafesiz bir uzaklıkta bize sunulmuş sürenin tersi kadar durmaktayken hala doldur kalbimin çukurunu soluğunla sarıl sarıl bana güvercinleri de anlatalım zeytin dalı taşımaktan vazgeçmeyeceklerini asla çocuklara... .........................z.ersoy |