BİR ŞEHİR GECESİ
Gecenin ayazı
Yorgan gibi inerken Tütsülü çatılara Karanlık Sinsi bir yılan misali Sokuluyordu Şehrin tenha sokaklarına Rüzgârın terkisine aldığı Savruk çöpler Sarhoş gibi uçuyordu havada Yağmur Yağsam mı yağmasam mı? Diye düşünürken Bir yandan bulutlarını topluyordu Çevredeki dağların doruklarında Sokak kenarını mesken tutmuş Kadının çığlığı karışıyordu Balalısının muşta sesine Cılız köpek Açlığının uğultusuyla yanıtlıyordu Çakan şimşeğin gürültüsünü Aniden bastıran sağanak Yıkamaya çalışıyordu Zamanın kirini Kaldırımlarından Sermayeyi alkole yüklemiş adam Pür telaş koşuyordu Evinin kuytusuna Taşlara takılan ayakları Küfür olup dökülüyordu Dudaklarından Ay Cılız ışığıyla örtmeye çalışırken İşlenen günahları Gece Keyfini çıkartıyordu Saatlerle sınırlanmış İşgalinin Gün yavaş yavaş görünmeye Başlayınca denizin ötesinden Hiçbir şey yaşanmamış gibi Gülümsüyordu kent Yorgun yüzünün Gerisinden Eser Aslanlı izmir |
her zaman ki güzelliğini koruyan aynı kalem yine aynı duyarlılık.
Yüreğinin gördüğü farklı bir öykü.
harikasın arkadaşım.
Sevgim sayfanda.