YARE
sıra gelir elbet
kış uykularından camlarıma tren geçer düşlerimden kaşlarıma bisiklet kornalar çocukluğumdan efsanesi gibi tonlarca ebedi yarınların bir yerlerde roman gibi eser delikanlı işaret parmaklarında zincir gösterişli dövmeleriyle gece masallarıma anne aydınlığı düşer betimsiz çiğ taneleri gibidir sonraki günler zor yorgunluktan boşanan renksiz rüzgarlar katılır serin kaçamakları yakalarsın umudu olmuş avuntular gölgede bırakılmış dileksiz katılır pençesine yarelerimin acı unuturum hemen beni yıkan bu karanlığı FARUK TABAK |
gündüz en canlı bölümdür
gün değil mahir olan
yanmak pahasına yanan en ufak varlık MUM dıur...
Saygı ve sevgilerimle...