Simurg Gûncesi-5Döl tutmaz tarlalar çekirgeler teninden kuruttu yüklediler dilsiz kursaklarına gitti alınteri gelin başaklardan yetişemedi simurg aşk seferinden ıslatamadı aç bebelerin çığlığını sütünü sağdı kuş palazların terinden Vakit tamamdı şerbetler süzüldü Ab-ı Kevser balından ay hatunlar derede yudu sırma saçını çitilendi kar beyaz esvaplar semiz koyunlar kavruldu kazanda ak memeli kısraklar savruldu obada Şehr-i Yâr inledi şenlik gününden Gögçe kız tellerini bağladı dilek taşına yedi güvercin uçurdu simurg gücüne çavlan bakışlar attı ağıt dilinden sırça sandığında âkide şekerler mâh yüzünde sevinç gözyaşı elleri terledi al kınalardan Oyy leyli her aşk kendi ikliminde doğar simurg gûnceleri’nde yol alır pervâsız belki bu aşk destan olmayacak küllerinden doğmayacak Anka’da ancak duvağı açılan Şirinde bereket Ferhat’ın dilinde lâl olacak bir gün 25.10.2009 dilim döndüğünce hayat vermeye çalıştım Mâh-ı Şekerle Şehr-i Yâr Sultan’ın aşkına ben inanıyorum her aşk bir gün gerekli değeri görecek sevdasından ve bin kez doğacak küllerinden simurg günlükleri’nde SON |
ümidi ve tesellisi ile...
güzel bir seri oldu. emeğinize sağlık...
sevgi ve saygılar...