Bir gidişin canhıraşını emzirir yeniden gelişlerHayrettin Taylan Bütün kelebekler uslanmış gecelerde düşer düşlerime Bütün arılar gece başlar, çiçeklerimde bal yapmaya yıldızlı bir özlemin aranışında gizlerini sakladım gözbebeklerimde gözyaşı aşısı olsam, damla damla işlensem yüreğine yeniden hüznümü uykuyu daldırsam sesinle uyansa mutluluğum haz yıldızın yansısa yatsılarda seni düşlediğim anlara saatler iniltilerin filmini çekse anlarsın beni burada sensizliğin saliselerinde bin kez ölüyorken yalnızlığın nabzı nazirelerimde perelenir hızlı atar sana can atılışım uykuların uğutunda utkulanır pür cemalin yuvarlanır sensizlik dem ile serkeşliğim arasında bir gidişin canhıraşını emzirir yeniden gelişler avuntusuz ırmaklar akar, durulanmış pişmanlıklara üşümüş bir gelecek gelinliğini giyer son hüznümde gel uyandır içimdeki arkaik mutlulukları dokunuşları nakş eyle aşk eyle soğuk tenime kapalı kutlardan açık hudutlar çiz yüreğimin tehine yıpranış destanın aşka ölümsüz kılan alp er tungayım haz gecelerin tongasına düştüm diye sevdana olan kahramanlık akışlarım bitti sanma sana tutuluşun tetiğini çekmektim acılarlar huzurlar arasında sana vuruldum ben kanadı kanayan ben değildim bin sendin yeni filizler nurlanır seher toprağıma sarmaşık olur gelişlerin ben bene sarılır güzelliğinin gölgesi düşer düşle geliş arasına hissi bir görüntü büyülenir sarılırım sen aynasına ruhum taranır beyazlayan her telim abayı yakar yakıraşlarımıza aşk suya akar esilir gözyaşın buluşma suyunu umut yıkar bizi kimsesiz kırılmalar arasında her şey susar,aşk ,tarih Afrikalı Lina dahil bilinmezliğin ejderi yutar hüzünlerimizi varışın güneşi öper öpüşlerimizi resim olur aşk recme girer kırılganlık bir aşk ateşi yakar kaknusu uçar yeniler yeni bir sen doğar özlemle, tutkunun merheminde yaralarıma sürülür beklilerin toparlar beni yaşam sen ile bin sen arasında kalır kanıtsız ürperişlerim sevdaya |