DÜNÜNE PİŞMAN OLMAK MI AŞK?Şiirin hikayesini görmek için tıklayın EKSİK BİR BOZUK PARANIN NE KADAR ÜSTÜ GERİ ÇEVRİLEBİLİR Kİ İNSAN?
ÜSTÜ SENDE KALSIN… YAŞAYAMADIKLARIMIN YAŞATAMADIKLARIN VE BUNDAN SONRA HASRET OLSUN HAYATTA EN BÜYÜK DÜŞÜN… BAŞKA YALAN SEVDALARINDA DOYASIYA HARCARSIN ARTIK ÜSTÜ SENDE KALSIN SEVDAMIN NASILSA TAMAMINI TAŞIYAMADIN ARTA KALANLAR ALTINDA EZİLİRSİN… AŞK İSTEMİŞTİN DEĞİL Mİ? CAN VERDİM CANIMI ALDIM ÜSTÜ SENDE KALSIN NASILSA HAYATTA HERŞEYİN BİR BEDELİ VAR BEN AŞKIMIN BEDELİNİ SENDE ÜSTÜ SENDE KALAN İHANETİNİ ÖDE YETER ÜSTÜ SENDE KALSIN…
Sensiz yapamıyorum deyip,
Suyu olmayan bir yağmur da ıslanamazsın. Düş yaprakları sonbaharı beklemez dökülmek için Alevi olmayan yangınlar, isteyemezsin tutuşmaya Küller savrulur gider minicik bir yaz yağmurunda Dününe pişman olmak mı aşk? Yüreğinden sevdalıya bıçaklanıp kanarken, Bir asır beklediğin bir tek resim çizersin ve beklersin. Gidişlerinde tutunup parmak uçlarında eritmek için Düşlerine sığdıramadığın deli mavilerde tek bir resim Öpüp koklamaya, sarmaya gecelerde Ya geldiğinde beklediğin resim işte artık ellerinde Ve o an... Tükürüyorsan yüzüne değmez sana diye. Denizler çoğalır gözyaşlarını yuttukça Kaç ölüm bedelidir aldatırken saklanmanın? Ve tek bir adres beklersin kayıp sanılan Ahtım olsun diye yeminler edip tek bir adres Bulmuşsundur artık sokağının başındadır sözlerin Uykusuz gözlerinle üç beş nöbetlerinden çıkıp, Ben geldim diyebileceğin bir deniz kıyısı, bir liman Kıyamam dediğin ordadır artık bilirsin. Uzak yasak denilen tüm şehirlerin dikenli tellerini Yıkmışsındır artık gidilmez tüm yollar senindir. İçinden bir ah çeker ve gider misin bir ömür almaya? Bir can borcu var, nasılsa deyip bir sevgi borcu var. Yıllarca ödünç bir sevgi dilendiğin sevdanın son ezan sesiyle Şimdi bir sadaka da senden el açtığı mendiline verebilir misin? Bir ihanet için dikilip kapısına, Utan... Sahte gülüşlerinden dudaklarında izim varken öpüşlerimin diye Nasıl söylesene sevmeden seviştin? Utan diye haykırabilir misin dinmeyen sancılarınla? Bin asır beklediğin anları, zamanları kusmaya gider misin? Senden aldıklarını geri verebilir mi? Bir ihanet soluğu renginde açmış başka baharlarda Bakabilir misin? Başkasına baktığı gözlere gitsen uğruna adaklar adadığın Ya üzerinde emanet tenlerin kokusu gelirse burnuna, Koklar mısın yine ilk gün açan mimozalar gibi? Yakar mısın şehirlerini gitsen içinde ki yarım kalmış yangınlarla? Sadaka sevgisini yüzüne fırlatabilir misin? Al üstü sende kalsın deyip… Ölüm gelip almadan önce gidebilir misin kapısına? Defalarca kovduğu eşiğinde yüreğini sattığı fahişelerde Boynunun borcudur artık boşuna mı çekildi bunca acı deyip Bir kerede sen giydirebilir misin kefenleri bir zamanlar sevdiğine? Kalbin çırpınırken uzak şehirlerinde son nefeslerin tükenip Sonu yok diyene bir siyah beyaz filmde İstediğin sonu yazabilir misin ? Son perdeye ihanet isimli bu oyunda Ömrünü soldurana değmezsin deyip kapıyı çarpıp Çıkabilir misin? Can alana, can verebilir misin? |