TÜRK DESTANI
O, her şeyin sahibi birgün beni yaratıp
Seçilmiş kavim kıldı, TÜRK bıraktı adımı, Fıtratımı en güzel hasletlerle donatıp ‘Yürü’ dedi, ‘hatırlat insanlığa yâdımı’… Altaylar’dan beslenir ruhumun pınarları HIRA’da atar kalbim bir ‘IKRA’ nidasında, Nizam-ı Âlem için vardığım diyarları Bu aşk ile şadettim bir derviş edasında… Kızılelmam, hayalim, ÜLKÜM Hakk’ı seslenir Hakk, hakikat uğruna insanlık vurgunuyum Birgün bu köhne cihan adaletle süslenir, Bu yolda beşbin yıllık mihnetin yorgunuyum… Zalime kırbaçtım hep, gariplerin yoldaşı Umut bendim, ağlayan kalplerde filizlenen, Ne zaman, nerde aksa bir mazlumun gözyaşı Endülüs’ten Maçin’e, bendim yolu gözlenen… Ruhum Ömer-ül Faruk, gönlüm Murteza Ali, Yesevi’nin feyzini taşıdım diyar diyar, Kâbe yoluna revan o karınca misali Ben mukaddes davamın çilesinde bahtiyar… Kaç zaman zulümlerde kıyılmış, kırılmışım İhanetler görmüşüm, gafil kara ellerden, Yorulsam da, bir ölüp binlerce dirilmişim Kervan yola koyulmuş durakladığı yerden… Kırk yiğit yoldaşıyla çin sarayını vuran Hürriyet abidesi ölümsüz KÜRŞAT benim, Adalet uğraşıyla tarihleri dolduran İnsanlığa sunulmuş, bulunmaz fırsat benim… Bazen Rûşen Ali’ydim Çamlıbel’den ses veren Zalime haykırışım ün oldu bozkurtlara, Bazen de Ferhat oldum, aşk için dağlar delen Gâh Mevlâna, gâh Bektaş, mühür vurdum yurtlara… Bağdat’ın önlerinde bir gencecik Osman’dım Çocuksu coşkularla kelle koltukta yatan, Bizansın burçlarında Ulubatlı Hasan’dım Kanıyla mühürleyip, çağları çöpe atan… Ey Türk!.. Ruhunda hisset ne unuttur ne unut Çanakkale, Sakarya, âleme ibret destan, Her devirde bir başbuğ ses verir umut umut Bazen MUSTAFA KEMAL, bazen de bir ALPASLAN Ey Türk, davran!.. çağların üstünden uçmalısın Cihan seni bekliyor, silkelen uyan yeter! Hak ve adalet için ön safa geçmelisin Menzilin uzak değil, GÖNÜLDEN İNAN YETER!.. **************** BİRGÜN, ‘İŞTE BEN BUYUM’ DİYEBİLİRSEN EĞER İNSANLIĞIN BAHTINA TÜRK’ÜN GÜNEŞİ DOĞAR… Cemal Varol |